Perekladin, kırk yıllık memurluk hayatında yazdığı bütün yazıların özünü hatırlamaya çalıştı; ama o kadar düşünmesine, o kadar alnını buruşturmasına karşın, geçmişte hiçbir ünlem işareti bulamadı.
'Bu ne biçim şey! Kırk yıl yazı yazdım, hiç ünlem işareti koymamışım. Hım!.. İyi ama bu uzun şeytanlar ne zaman kullanılır?'