Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hani bir acı eşiği vardır. İçin yandıkça tırmanırsın en tepeye, daha da acır, tahammül edilemeyecek şekillere bürünür. İşte o eşiğin son haddinde en başa düşüş kendini gösterir, sıfıra. Dahası yoktur çünkü acının, suda bırakılmış bir sünger gibi doyma noktasında taşar. Fazlasını kaldırmaz. Ötelemeye başlarsın düşünceleri. Aklına gelen her acı veren şeyin üstüne yeni bir şeyler yazarsın. Beynin karalamalarla dolar. Ne eskisi kalır, ne de yeni yazılanlar anlaşılır. Sonra buruşturup atarsın içine. Birikir dağ olur. Bir bakmışsın istemli unutma eylemi otomatikleşmiş, kontrol edemediğin bir tik olmuş.
“ Mühim olan eylemi zincirlemeye çalışmak değil, eyleme neden olan düşünce biçimini değiştirmek.“
Reklam
"Belki. Ancak şunu asla unutma: Burası cehennem. Bu yüzden kendimizi bir noktadan sonra çaresiz bulduk. Sizin hapishanelerinizdeki şartların liberalleşmesini burada aynen uygulayamayacak noktaya geldik. Biz, ta zamanın başlangıcından bu yana hep acımasızlığın timsali olarak ve insan hakları düşmanı olarak suçlanmışızdır. İşte, bir noktadan sonra bu suçlamaların gerçekleşme ihtimali gibi bir tehlike belirdi önümüzde. İşte tam o sırada, şansımıza, insanların kitap okumadığını öğrendik." "Kusura bakmayın, ama ben alaka kuramadım." "Mesele çok basit. Kitap okumayı herkes için mecburi tuttuk. Bu şekilde biz de iyi bir şeye hizmet etmiş olduk. Her şeyden önce, mahkûmlarımız kendilerini cehenneme getiren eksiklerini burada giderebileceklerdi. Eğer çok kitap okurlarsa, kötülük yapmak için hem daha az güdüleri olacak, hem de kötülük yapmaya pek zaman bulamayacaklardı. Okuma eylemi onlar için tam bir sağaltım anlamına gelir. İşte bu yüzden 'terapi' diyoruz, cezalandırma değil."
"Her ne yapıyorsan onu gerçek bir insana yaraşır şekilde yapmalısın. Elindeki işi azimle, kusursuz bir şekilde, gösterişe kapılmadan, ciddiyet içinde be özenerek, adanmışlıkla ve adaletle yap. Diğer bütün işlerden ve düşüncelerden kurtar kendini. Yaptığın hernişi, hayatının son işi, son eylemi gibi yaparsan, başarırsın. "
Sayfa 20 - Destek yayınlarıKitabı okudu
Mühim olan eylemi zincirlemeye çalışmak değil eyleme neden olan düşünce biçimini değiştirmek. Böylece olmak istediğin sen ile dizginlemeye çalıştığın sen birbiriyle mücadele etmek zorunda kalmayacaktır
Sayfa 19 - Destek YayınlarııKitabı okudu
159 syf.
·
Puan vermedi
Lordum Byron ile ızdırap sanatı
Yıllar önce, kendime kazandırdığım en güzel alışkanlık unutmayı öğrenmekti. Şöyle bir dakika süreninden. Bana göre, unutma eylemi yola devam etmek içindir. Bazen, hele ki umudun eşiğinde duruyorsan kolay olmaz elbet. Kalpte çıkan ayaklanmayı darbe ile bastırmaya benzer bu. Bir bakıma gerçeğe ihanet etmek de denebilir belki, hatta bizi biz yapanı
Manfred
ManfredLord Byron · Ötüken Neşriyat · 202234 okunma
Reklam
_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
Hani bir acı eşiği vardır. İçin yandıkça tırmanırsın en tepeye, daha da acır, tahammül edilemeyecek şekillere bürünür. İşte o eşiğin son haddinde en başa düşüş kendini gösterir, sıfıra. Dahası yoktur çünkü acının, suda bırakılmış bir sünger gibi doyma noktasında taşar. Fazlasını kaldırmaz. Ötelemeye başlarsın düşünceleri. Aklına gelen her acı veren şeyin üstüne yeni bir şeyler yazarsın. Beynin karalamalarla dolar. Ne eskisi kalır, ne de yeni yazılanlarlar anlaşılır. Sonra buruşturup atarsın içine. Birikir dağ olur. Bir bakmışsın istemli unutma eylemi otomatikleşmiş, kontrol edemediğin bir tik olmuş. Yazboz olmuş her şey, hatrı kalmamış. Önemli önemsiz maziye ait ne varsa kaybolmuş.
Sayfa 16
279 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.