Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne demiştim, hatırla, hep hatırla! Hani daha yola ilk adım değmemişken… Unutma her şeyde biraz biz saklı. Sığın bize. Hatırla, sığındıkça çoğalır insan. Sen yağmuru sevmezsin.
Oğuz Atay adına sahte alıntılarla mücadele kılavuzu
⭕ Oğuz Atay adına Sahte Alıntılar derlemesi❗ Not: Alıntıları toplayan ben değilim, alıntıları derleyen kişiler, bizzat araştırma sonucu derlemiştir. Ben sadece teyit amaçlı, bir faydası dokunur umuduyla paylaşıyorum. Ulaşmayı kolaylaştırmak açısından bio'ma da sabitleyeceğim... ____________________________________ Biliyor musun
Reklam
“Ne güzeldir yaşamın henüz neresinde olduğunu bilmezken, yaz mı kış mı bilmezken, yanaklardan yaşlar süzülerek o yaşlarla kendini ömür boyu sulayacak sarnıcı doldurmak, biriktirmek. Ne güzeldir o hapishanenin bahçesinde çiçek yetiştirmek ve dünyanın omuz omuza sımsıkı doluluğunu yapayalnızken hissetmek. Ne güzeldir hiç beklemeden yirmi yıl beklemek ve kendine mahcubiyetle elini uzatmak. Ne güzeldir unutulmak ve kendini unutmak. Ne güzeldir kendini sevmek için değil görüp duyduklarınla hatırlamak. Mor salkımlar, bal çiçekleri, taş yosunları, kertenkeleler ile bir dili konuşmak. Ne güzeldir suçsuzken ağlamak, yol görmeden yürümek, uçup gitmiş ipek böceği kozalarını biriktirmek, ipeğe ve kaynamaya inanmamak, mercanköşk dalına yaslanarak ama eğmeden yaşamak. Okunan ve içeriyi kanatarak yol alan her dizeye rağmen dışarıya tebessüm etmek, şairin acısını dindirmek, etraf bütün duyulana bîgâne iken içeride kazına kazına yol açan her dize ve düşünceyi ağrıya rağmen ele vermeden içinde tutmak, onlarla, çevrenin uğultusuna karşı gitgide sessizleşen bir içeri ile yaşamak.”
Şule Gürbüz
Şule Gürbüz
Öyle miymiş?
Öyle miymiş?
Yaktım baba
18 yaşında tanıştık biz Kübra ile.. Böyle bir saçları vardı, lüle lüle. Ama var ya; nasıl aşığız. Senden sonra asla olmayacaklar, sen benim sonumsunlar, sensiz ben nefes alamamlar falan.. Çok güzeldi her şey.. Sonra bir gün.. Dokunmaya kıyamadığım saçlarına!.. donup kalmıştım.. yapmaz dedim, yok hayır asla olmaz dedim.. Gördüklerim karşısında
Bugünümden unutmak istemediğim notlar
İlk şeyden bahsedeyim, yoğun bakımda bir hastamız var, üniversite öğrencisi, tıp okuyor. Aniden bir şeyler oluyor ve şu an yoğun bakımda izliyoruz. Bugün mesai bitimi çıkmadan önce yanına gittim sohbet etmeye. Yazarak konuşuyor. "Bana bir tavsiye ver" dedim. "Hayat pamuk ipliğine bağlı, yarın ölecekmiş gibi yaşamak lazım" dedi.
Murat MENTEŞ'in köşe yazılarından alıntılarım | Kaynak en aşağıda
* Engellilerin mahzun olduğu toplum, komple engellidir. * Tartışmalarda, kaybeden kazanır. Çünkü, kazanan taraf, zaten sözünü baştan söylemiştir. Tartışmanın sonunda, bir adım öteye gitmemiştir. Kaybeden ise yepyeni bir bilgiye, düşünceye ulaşmış, bu işten kazançlı çıkmıştır. * Burası hâlâ mutlu insanlardan nefret edenlerin ülkesi. Onlar,
Reklam
Hayatta bir babanız olduğunu düşünün, varlığını bildiğiniz ama hissetmediğiniz ona dokunmadan büyüdüğünüz, eksikliğini unutmak için içinize döndüğünüz bir çocukluk düşünün… Var ama yok ifadesini açık açık yaşadığınız, eksikiliğini hiçbir artının dolduramadığı bir hayat… Dünyaya bir kere gelip böyle yaşamak kolu olmadan doğan bebek gibidir. O kolu oraya kimse getiremeyecek. Hiçbir güç hiçbir çaba, emek ,para bu eksiği kapatamayacak. Bir yanın hep eksik, bir yanın da her an eksilebilir korkusu var. Sevilmek bazen çok uzak… Hayat yorucu. İnsanlar sandığımız kadar masum değil. Baba kelimesinin lügatımda olmaması ne kadar acımasız. Çocukluğumun eksik yanlarını doldurmanı istiyorum senden Yapabilir misin ? Yapmanı istiyorum… MT.
Hiiiiiiiç.... Hiiç... hiç... bir hiç...
Bir insani unutmak, bir insandan vazgeçmek, bir insani hayatindan sonsuza kadar çikartmak zorunda kaldin mi hiç? Hani ölmüs gibi, hani uzatsan da elini tutamayacagini bilmek gibi, her an kapindan içeri gülümseyerek girecegini bekleyip ama aslinda hiç gelemeyecegini de bilmen gibi. Ne zor sey degil mi ölmedigini bilmek, ama ölmüs gibi ulasilmaz
Cemal Süreya Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa. Şems-i Tebrizi Düzenim bozulur, Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
Svetlana Aleksiyeviç (2015 Nobel Konusmasi)
Nigâr Hacızade Belaruslu gazeteci-yazar Svetlana Aleksiyeviç, savaşı, şahidin anlatma yükümlülüğünü, edebiyatını, ömrü boyunca yanı başında olan sesleri anlatıyor. Kaybedilmiş Bir Savaş Üzerine: Svetlana Aleksiyeviç’in Nobel Edebiyat Ödülü Nobel Edebiyat Ödülü’nün bu yılki sahibi Belaruslu yazar Svetlana Aleksiyeviç, 7 Aralık’ta ödül
661 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.