Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnsanoğlu tiranları, başarılı politikacıları, zengin kimseleri hatırlar; ancak gerçek velinimetlerini unutur.
Reklam
646 yılında Müslümanlar İskederiye'yi istila ettikleri zaman, kütüphaneyi tahrip ettikleri iddia edilmiştir; bundan yalnızca Kütüphaneden geriye kalan çok az şeyi tahrip ettikleri kastedilebilir. Bu büyük kütüphanenin tarihi, doğru biçimde anlatılabilirse, İskenderiye (Pagan) kültürünün gerileyiş ve düşüş tarihi anlatılmış olur. Bu yapılamaz; fakat zirvede olduğu dönemin Hıristiyanlıktan önce olduğu kesindir.
Matematiksel incelemeleri Öklid, ilk defa dünyanın büyüklüğünü ölçen ve bunu oldukça doğru olarak belirleyen Cyreneli Eratosthenes, konikler hakkında ilk ders kitabını yazan Pergeli Apollonios yürütmüşlerdi.
Eğer bu müzenin fonksiyonunun modern dillerdeki karşılığını ararsak, İskenderiye Müze'sinin esasen bir bilimsel araştırma kurumu olduğunu söyleyebiliriz. Muhtemelen burada bilim adamları, onların asistanları ve öğrencileri için yatakhaneler, konferans salonları, açık hava çalışmaları ya da münazaraları için üstü kapalı kemer altları, laboratuvarlar, bir rasathane, botanik ve zooloji bahçeleri vardı.
Yunanlılar büyük kent kurucuları idi ve büyük kentlerin rastgele büyümesine izin vermemişlerdi. İskenderiye'nin planı İskender tarafından ya da daha muhtemel olarak I. Ptolemaios tarafından, zamanının en seçkin mimarı olan Rodoslu Deinocrates'e emanet edilmişti.
Reklam
"Antikçağ biliminin modern uygarlıkla ilişkisi nedir?" diye sorulabilir. İlişkisi çoktur. Modern uygarlık dikkatini bilim ve teknoloji üzerinde yoğunlaştırmıştır. Modern bilim ise antikçağ biliminin devamıdır; antikçağ bilimi olmasaydı var olamazdı.
öyle güzel yazmış ki
Atatürkçü gençlere kaç, yobaza tut diyen politikacının sakal okşamaları ne zaman bitecek? Ne zaman çıkacağız o lafını sakız edip çiğnediğimiz çağdaş uygarlık yoluna? Sizin de sesiniz çıkmıyor ey karınları yasa maddeleriyle dolu bilim adamları, Anayasa profesörleri? Kafanızdaki o loji kırıntılarını toprağın altında mı kullanacaksınız? Ve yasaların uygulanmasını sağlayacak saylavlar ve Anayasa Mahkemesi!...
Sayfa 91 - güldikeni yayınlarıKitabı okudu
Yalnız değiliz
Drake’in denklemine göre, evrenin seçilmiş bir bölümündeki yıldızların sayısını, gezegen sistemlerine sahip olma ihtimali yüksek yıldızların sayısına bölersiniz; elde edeceğiniz sayıyı, yaşam barındırabileceği farz edilen gezegen sistemi sayısına bölersiniz; ve bu sayıyı da, yaşamın ortaya çıkması halinde belli bir zeka boyutuna yükselebileceği gezegen sistemi sayısına bölersiniz; vesaire. Bu mantıkla yapılan her bölme işlemi, sayıyı muazzam ölçüde azaltır. Ama ılımlı girdilerle dahi her zaman, sırf Samanyolundaki ileri uygarlık sayısı bile milyonları bulur.
1.000 öğeden 781 ile 790 arasındakiler gösteriliyor.