İyi değilim ama kötü de değilim.
Havanın kapalı olup da yağamaması gibi.
Sevinemiyorsun da üzülemiyorsun da
Böyle içinde bir şey eksik de anlamıyorsun ama biliyorsun bunu. Arada kalmışlık, hiçlik, nedensizlik ve nereye gittiğini bilmemezlik.
Bir karmaşanın içindeymiş gibi..
Ağaçtan, maviden, denizden uçar
kendinden uçamaz kuş
Tutunmak ne yeryüzüne aşka
Ölümden korkmak ne
Başka yaşamalar var ucunda
Daha bir aydınlık bir kurtuluş
Biliyoruz ki fotoğraflar sararır. Yara kabuk tutar, kapanır. Sokakta mevsimi fark edersin, aynada kendini.
Önce belirli belirsiz, sonra gamzene kadar gülümsersin. Kuşlar konar dallarına.
Kırıldığın yerden çiçek açarsın.
Dünyayı ne kadar çok tanırsam hoşnutsuzluğum da o kadar artıyor, ve her gecen gün insanların karakterlerinin tutarsız olduğuna, erdemli veya akıllı görünmelerine pek de güvenilmeyeceğine dair düşüncelerimi teyit ediyor.
Kırmızı ve beyaz çiçeğim, ne zaman geliyorsun
Küçük taç yaprağım, ne zaman geliyorsun?
Dedin ki: çiçekler açtığında geleceğim..
Dünyanın bütün çiçekleri açtı, ne zaman geliyorsun?