Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Veli

Veli
@velidzgun
Ege Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik
32 okur puanı
Ocak 2020 tarihinde katıldı
Gerçekten önemli olan bir tek felsefe sorunu vardır, intihar.
Sayfa 21 - Can Sanat YayınlarıKitabı okudu
Reklam
''Biz seninle farklı platformlarda duruyoruz. Sen bir materyalistsin.'' ''Ben bir materyalist değilim.'' diye başladım hiddetle. ''Benim açımdan... benim açımdan. Çünkü ikimizi ayıran tek şey şu acı konusu. Görülen ya da duyulan acı seni bu kadar rahatsız ettiği sürece kendi acıların seni yönettiği sürece ve acının, günah hakkındaki fikirlerinin temelini oluşturmasına izin verdiğin sürece... yani, bir hayvanın hissettiklerini birazcık daha az karmaşık bir şekilde düşünen bir hayvan olduğun sürece...
Sayfa 110 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Ve sana diyorum ki, haz ve acının cennet ve cehennemle hiçbir ilgisi yok. Haz ve acı... peh! Karanlıkta, senin teoloğunun esrimesinin, Muhamet'in hurilerinden ne farkı var ki? Erkekler ve kadınların haz ve acı üzerine kurdukları bu pazar, Prendick, onların üzerindeki hayvan damgasıdır... kendisinden geldikleri hayvanın onlar üzerindeki damgası. Acı! Acı ve haz, bunlar sadece toz toprak içinde yuvarlandığımız sürece işimize yararlar...
Sayfa 111 - İthaki YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yüce Tanrı ciddi oluncaya kadar, hayır. Ah, öyle korkunç sarsılma görünme lütfen. Tanrı ciddi değildir. Aslında O'nun sevgiden başka ne olduğunu anlamak da biraz güçtür. Sevginin de mizahla ilgisi vardır, değil mi? Ve birisine gülmedikten sonra da ona devamlı katlanamazsın. Doğru değil mi? Biz de kesinlikle bir şeker kâsesinin içinde yuvarlanan küçük, gülünç hayvancıklarız ve Tanrı, her şeyden çok onu güldürdüğümüz için bizi seviyor olmalı.
Sayfa 143Kitabı okudu
Ataerkil toplumlardaki son derece güçlü kıskançlık, neslin sahteleştirilmesi korkusundan ileri gelmektedir.
Reklam
Delilik, artık dünyanın bildik garabeti değildir, yalnızca yabancı seyirci tarafından iyi tanınan bir gösteridir; artık cosmos'un görüntüsü değilde, aevum'un karakter çizgisidir.
Sayfa 57 - İmge Kitabevi
Delilik insanı her bir yandan cezbetmektedir. Ortaya çıkardığı fantastik imgeler, şeylerin yüzeyinden çabucak kaybolan kaçamak görüntüler değildir. Kendine çok özgü olan çılgının içinden doğan şey, garip bir paradoks sonucu zaten bir sır gibi, ulaşılamaz bir gerçek gibi toprağın bağrında saklanmıştır. İnsan kendi deliliğinin keyfiliğini seferber ettiğinde, dünyanın karanlık zorunluluğuyla karşılaşmaktadır; kabuslarına ve yoksunluk içinde geçirdiği gecelerine tebelleş olan hayvan bizzat kendi doğasıdır, Cehennemin acımasız gerçeğini açığa çıkartacak olduğu doğasıdır; körlemesine budalalığın boş imgeleri dünyanın büyük bilgisidir ve daha bu düzensizliğin, bu çılgın evrenin içinde, ileride nihai sona erişin gaddarlığı olacak şeyin profili belirmektedir.
Sayfa 52 - İmge Kitabevi
Ölümün yok etmesi, artık hiçbir şey değildir, çünkü o zaten her şeydir, çünkü hayat kendini beğenmişlikten, boş sözlerden, zil ve çıngırak gürültüsünden başka bir şey değildir. Kafatası haline dönüşecek olan baş daha şimdiden boştur. Delilik ölümün daha şimdiden gelmiş halidir.
Sayfa 42 - İmge Kitabevi
Sevgi eksikliğimiz nedeniyle o sadece o sadece utangaçlık gösterdiği zaman onu düşman gibi görürüz. İtaatkarlığımız nedeniyle o kendi hakkını savunurken onu zalim bir canavara çeviririz, o gerçekten çocuksu ve doğalken bizim doğallıktan ürkmemiz onu çocuk gibi görmemize yol açar.
Sayfa 176Kitabı okudu
Kadın erkeğin arzusuna bağımlıdır, erkek kadının arzusuna bağımlı değildir.
Sayfa 111Kitabı okudu
Reklam
Çağdaş insan boş vakitlerinin büyük bir kısmını pasif bir şekilde geçirmektedir. O artık ebedi bir müşteridir; içecek, yiyecek, sigara, ders, seyahat, kitap, film ''satın almakta''; tüm bunları tüketmekte, yiyip yutmaktadır. Dünya onun iştahını tatmin etmek için büyük bir nesne; büyük bir şişe, büyük bir elma, büyük bir memedir. İnsanoğlu süt çocuğu haline gelmiştir, sürekli olarak beklenti içindedir ve sürekli olarak hayal kırıklığına uğramaktadır.
Acı çeken insanın tanrılaştırılması düşüncesinin kitleler üzerinde büyüleyici bir güç ve etki yaratmasının temelinde bu yatmaktadır, kitleler ancak acı çekmiş olan bir varlıkla özdeşleşebilirlerdi.
... ilahi babaya karşı bilinçaltında duyulan düşmanlık ifadesini İsa fantezisinde bulmaktaydı. Tanrı'nın yanına bir insanı oturtarak hükümdarlığı onunla Tanrı baba arasında paylaştırıyorlardı. İnsanların kendileriyle özdeşleştirebildikleri bir Tanrı haline gelen bu adam onların Oedipus arzularını temsil ediyordu. O Baba Tanrı'ya karşı bilinçaltında hissettikleri düşmanlığın bir sembolüydü, zira eğer bir insan Tanrı haline gelebiliyorsa, o zaman Tanrı doğal olarak tek ve ulaşılamaz bir baba olma ayrıcalığını kaybedecektir.
Herkes tarafından paylaşılan bir yanılsama gerçekliğe dönüşür. Bu toplu fantezi tatminlerin en eski dinidir. Toplumun ileriye doğru gelişmesiyle birlikte fanteziler giderek daha karmaşık ve giderek daha rasyonel bir hale gelirler. Dinin kendisi de daha fazla farklılaşırken bunun yanı sıra toplu fantezileri ifade eden şiir, sanat ve felsefe ortaya çıkar.
Zaman içinde ilk gözlemler doğal fenomenlerdeki kanunlarla uyumlu ve uygun hale getirilmiş, böylece doğanın güçleri insanı özelliklerini yitirmişlerdir. Ancak insanoğlunun çaresizliği baba ve tanrıların arayışıyla birlikte devam etmektedir.
163 öğeden 136 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.