Aşk muammasına dair cevapları barındırıyor içinde Kitab-ı Aşk. Her yazıyla farklı bir yüzünü gösteriyor aşkın. Aslında aşk hepsinin toplamı ve belki daha da fazlası.
Okuyucuyu adeta bir zaman makinesineyle aşkın sonsuz iklimine, onun en duru, en saf, en temiz ve el değmemiş zamanlarına yolculuk ettiriyor. Aşkın her hâline tanık olurken buluyorsunuz kendinizi ve her hâlde aşka tanık olurken.
Bazen sessiz aşıklara, bazen hayrete düşmüşlere, bazen gayrete gelmişlere, ermişlere ve murada erememişlere vesaire vesaire. Sözü çok da uzatmaya gerek yok zannımca, 
İskender Pala 'nın da dediği gibi; "Aşk ki vardır gerisi vesairedir" Velev ki bu kitabın içinde de en çok aşk var, gerisi vesaire...
Keyifli okumalar.
144 syf.
·
Puan vermedi
Özellikle divan edebiyatı dönemi şairlerinin kıyıda köşede kalmış ve de tam anlamıyla anlaşılmamış olan âşk bezeli şiirlerine kendi yorumlarını katarak açıklık getiriyor İskender Pala. Sevgilerinin üzerinden baharlar ve kışlar geçenlere sesleniyor daha ilk bölümünde. Ayrılığı anlatıyor, vuslatı; âşka dair her terime dokunmuş yazarımız. Ben özellikle âşkı sorgulayan herkesin “Kitab-ı Âşk”ı okumasını tavsiye ediyorum.
“Cânı kim cânânı için sevse cânânın sever
Cânı için kim ki cânânının sever cânın sever
Fuzuli(16.yy)”
Ve en sevdiklerimden;
“Aşk ki vardır, gerisi vesairedir...” 
Kitab-ı Aşk İskender Pala
