Tasvir-i Efkâr
(son günc. 24ağu. 13.45)
Teni esmer ile koyu kumral arasıydı. Bir kelebek toka ile ensesinde birleşen kuzguni saçları, sırtına doğru salınırken tekrar yayılıyordu. Gözleri kömür gibiydi. Gözünün yalnızca alt kenarına çektiği sürmeyle bile bakışları ok gibi olmuştu. Kulakları minik ve şirin karakulak mantarlarını andırıyordu. Kulaklarının üzerinden
Sen aşkın ne olduğunu bilir misin adaşım, sen hiç sevdin mi?.. Çoook desene! Sevgilin güzel miydi bari? Belki de seni seviyordu... Ve onu herhalde çok kucakladın... Geceleri buluşur ve öperdin değil mi? Bir kadını öpmek hoş şeydir, hele adam genç olursa...
Yahut sevgilin seni sevmiyordu... O zaman ne yaptın? Geceleri ağladın mı?.. Ona sararmış
Doğru ya da yanlış, insanlar hakkında söylenenler, onların yaşamlarında ve özellikle kaderleri üzerinde yaptıkları işler kadar önemli bir etkiye sahiptir.İnsan üzerinde hep bir yük oluşturan ve suça meylettiren bir ten taşır ve ona boyun eğer.İnsan onu gözlemeli, bastırmalı, durdurmalı, ancak son raddede ona boyun eğmelidir. Bu itaat halinde günah
OLUMLU DUYGULAR 🙂🌝
Huzurlu, İlham, Hevesli, Minnet, İyimser,
Kendine güvenli, Mutlu, Güvende, Değerli, Tutkulu, Hoşnut, Cesaretli, Yakınlık, Özgür
Güçlü, Meraklı, Haz, Umutlu, Aşk, Sefkatli
Coşku, Sabırlı, Heyecan, Keyif, Sevgi, Özlem
Büyülenme, Sevinç, Rahat, Tatmin, Şefkat,
Neşe, Takdir, Memnuniyet, Gururlu, Saygıdeğer
Affedici, Anlayışlı, Sıcakkanlı, Yetkin, Sakin
Enerjik
OLUMSUZ DUYGULAR ☹️🌬️🌚
Aşağılanmış, Çaresiz, Dehşet, Dargın, Güvensiz, Huzursuz, Vicdan azabı, Sıkıntılı
Kırgın, Acı, Yabancılaşmış, Düşmanlık, Muhtaç
Korku, Depresif, Öfke, Reddedilmiş, Üzüntü,
Mutsuz, Umursamazlık, Zayıf, Tedirgin
Önemsizlik, Tasalı, Şaşkın, Hayal kırıklığı,
Rahatsız, İncinmişlik, Pişmanlık, Yalnız,
Perişan, Boşlukta, Bıkkın, Umutsuz, Paniklemiş, Endişeli, Soğuk, Kuşkulu, Kıskanç
Suçlu, Utanç, Gergin
#alıntı #Mutluluk 2_0 #İyi yaşama dair bilmediklerimiz
Türk dizisi izlemem için sebepler
* Aşk uğruna herşeyin mübah olması
* Argo patavatsız bir ruh hastasının kendi adaletini topluma aşılaması ve bunun da eblehler tarafından beğeni görmesi
* Vatan millet Sakarya dizilerinde yandaş savunuculugunun ön planda olması
* Gelişimini tamamlayamamış bir Ergenin hocalarına hayat dersi vermesi
* Çocuklar okulu yakıp yıkar fakat hepsine rağmen çocukların ardiında duran Kural tanımayan sıradışı Cool öğretmen profili
* Zengi playboyların kendi cemiyetinde kadın görmemiş gibi varoş dilberinin itici hallerine aşık olması..
* Tavuk keser gibi yüzlerce adamı bogazlayip kendi yakınlarından birinin tırnağı incemesi ile vicdan azabı çekmesi
* Yenge ile ilişki gibi ensest ilişkileri aşk adı altında sergilinmesi
* Saray gibi evlerde oturulupta fakir edebiyatı yapılması 
Derunkitap
* 5-10 kişi ile koca kalelerin fethedilmesi
* Delik deşik edilip kevgire döner ölmez fakat bir meyve çakısı ile ölmesi
* Dışarda hava buz gibiyken pikeyi beline kadar çekip uyunmasi
** 30 yaşında adamların liseli olması
* Sadece bir yudum portakal suyu ile kahvaltı yapılması
* Sürekli bir koşuşturmacanin olmasından dolayı insanların gündelik ihtiyacını nasil karşılıyor sorusunun akıllarda yer edinmesi
İki gündür duygusal bir çöküşteyim. Gerçekten yorgunum ve bu yorgunluk canımı çok acıtıyor. Çok ağır ve kaldırılması güç olan bir acıdan bahsediyorum. Bu bir aşk acısı değil veya ailevi sorunlardan kaynaklanan bir acı da değil. Çaresizlikten doğan ve gitgide artan bir acı.
Fark ediyorum da ben artık insanlara ve kendime olan sevgimi, inancımı, merhametimi, iyi dileklerimi ve güzel olan tüm duygularımı yavaş yavaş yitiriyorum. Bir daha da bunları geri kazanabileceğimi düşünmüyorum.
Çok pişmanım ve vicdan azabı çekiyorum. Artık ne yapsam fayda etmez, biliyorum. Evet olanların suçlusu ben değilim ama yine de vicdanım olanlara el vermiyor. Keşke elimden bir şey gelebilseydi.
Sen aşkın ne demek olduğunu bilir misin adaşım, sen hiç sevdin mi?...
Çooook desene! Sevgilin güzel miydi bari? Belki de seni seviyordu... Ve onu herhalde çok kucakladın... Geceleri buluşur ve öperdin değil mi? Bir kadını öpmek hoş şeydir, hele adam genç olursa...
Yahut sevgilin seni sevmiyordu... O zaman ne yaptın? Geceleri ağladın mı?... Ona sararmış yüzünü göstermek için geçeceği yolda bekledin, ona uzun ve acındırıcı mektuplar yazdın değil mi?...
Fakat herhalde ikinci bir aşka atlamak senin için o kadar güç olmamıştır. İnsan evvel' kendi kendisinden utanır gibi olur ama, bilir misin, bizim en büyük maharetimiz nefsimizden beraat kararı almaktır. Vicdan azabı dedikleri şey ancak bir hafta sürer. Ondan sonra en aşağılık katil bile yaptığı iş için kafi mazeretler tedarik etmiştir.
Ha, sonra bir üçüncü, bir dördüncüye sevdin, ve bu böyle gidiyor. Peki ama, bu sevmek midir be adaşım, bir kadını öpmek, onu istemek sevmek mi dir?...
Çırılçıplak soyunarak şehrin sokaklarında koşabiliyor musunuz?...
Bir bıçak alarak kolundaki ve bacağındaki adalelere saplamak ve böylece bir nehre atılarak yüzmek elinden geliyor mu?
Bir şehrin adamlarını öldürmek cesareti sende var mı? Bir minareye çıkarak bütün dünyaya işittirecek kadar kuvvetle bağırabilir misiniz?
Aşk sana bunları yaptırabilir mi? İşte o zaman sana seviyorsun derim...
Sabahattin Ali
Değirmen, Sabahattin Ali
emine
@emrchngr
·26 Ağustos 2022 15:33
Aşk bana şimdiye dek hiç iyi davranmadı.
Sayfa 237 - KarlaKitabı okudu
nefes alıp vermeye erindiğim günler oluyor, ruhumu bir kefen gibi saran kasvetli bir sıkıntı hiçbir yerde peşimi bırakmıyor, yüreğimi daraltan kıvrımları bütün huzurumu kaçırıyor, yaşamak, vicdan azabı gibi içimi kemiriyordu.🪴