Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sude

“Yusuf'un camiyle, namazla, din ve imanla pek alışverişi Uralan yoktu. Hele babası, Şahinde'nin tabiriyle "kızıl gâvur"du. Fakat minareden kopup bütün o meydanlardaki insanların yüreklerine bir kanca gibi takılan bu feryat onu kendinden geçirdi. Bu sesle dinin bir alakası yoktu. Böyle olmasa Sarı Hafız da, pek dini bütün olmadığını bildiği ve camide ancak bayramdan bayrama gördüğü Salâhattin Bey için, bu kadar candan haykıramazdı. Burada Allah filan da yoktu; ölen bir insana, ölümü bütün dehşetiyle duyan bir insanın hitabı vardı.”
Reklam
“İhsan’a karşı şu anda duyduğu yabancılık, ona, artık kendisini Edremit’e bağlayan bir şey bulunmadığını da hatırlattı. Bir müddet daha düşününce dünyada da hiç bir yere bağlı olmadığını hissetti ve içten içe bu kadar yabancı olduğu bu hayatta kendisini birçok kayıtların kuşatmasına, ondan, istediği gibi hareket imkânlarını almasına müthiş içerledi.”
"Sana bir şey diyeyim mi? İnsan çok uzun süre yalnız kaldı mı hastalanır, yalnızlıktan hastalanır."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Sizler yeni bir gün doğumunu bekleyebilirsiniz, benim buna gücüm kalmadı…”
"Zira bilindiği gibi dünyada hiçbir şey hiçlik kadar büyük bir baskı yapmaz insan ruhunda."
Reklam
"Ama boşlukta, zamansızlıkta geçen bir dört ayın ne kadar sürdüğünü hiç kimse bir başkasına da kendisine de anlatamaz, ölçemez, gözünde canlandıramaz."
“Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişmeyeceğinden korkuyorum.”
“En basit ictimai davaları anlamayacak kadar yabancı tesirler altında şahsiyetlerini kaybeden bu insanlarla münakaşaya mecbur olmanın küçüklüğünden muzdariptim.”
"Bizim gibileri, yani çiftliklerde ırgat olarak çalışanlar, dünyanın en yalnız adamlarıdır. Aileleri yoktur. Hiçbir yere ait değildirler. Bizde öyle değil. Bir geleceğimiz var. Konuşacağımız, bizi umursayan biri var."