...
Duvarları gül kokuyor..
Ve ben yanıyorum
her gül rüzgarında şimdi..
Tebessümüne ortak çıkmış bir kuş..
Ötüyor umarsızca..
Bir kedinin ayak sesleriyle irkiliyor ürkek gözleri..
Ve demli çaya bandırıyor her sözcüğünü
beni büyülerken usul usul..
Nargilesinin dumanı yarenlik ederken bir meczubun deliliğine
ve,
uçsuz bucaksız bir yüreği sakınırken her gözden,
zincirlenmiş bir tahta sandıkta,
ve hatta acıtsa da canımı imkansızlığı,
gül kokuyor aşılmaz duvarları,
gül kokuyor sadakati bensiz sevdalarda..
Korkularını gizlemiyor kendinden bile..
Gizlemiyor duvarlarını..
Cesaretimi kırarcasına mağrur bakıyor güneşe ve aya..
Ve Körfezin kızı..
Duvarların gül kokuyor..
Ve ben yanıyorum
her gül rüzgarında şimdi
körfezin sularında...