Kalıcılığından emin olunmayan bir ileti.
Mesela yaşın ilerledikçe daha iyi anlıyorsun bazı şeyleri.. Çocukken köyü olan ve köyüne giden insanları gözlerimiz dolu dolu izleyişlerimizi. Onların köy anılarını dinlerken hissettiğimiz o bir yere ait hissetmeyişlerimiz. Sonra rahmetli büyükbabamın bizim bu hüznümüze derman olabilmek adına tanıdıkları vasıtası ile uzak bir köyde bir badem ve elma bahçesi alışı. Her hafta sonu oraya giderken yaşadığımız mutluluklarımız. Bu mutlulukların uzun sürmeyeceğini bilmeyişlerimiz. Ve bir gün anneannemi o köy yollarında kaybedişimiz. Hayatımızdaki ilk kayıp olması ile yaşanan o travma ve yas süreci. Ailemizden hiç kimsenin bir daha o köye ayak basmayışı. Aradan geçen 23 seneye rağmen o köy evinin, o elma ağaçları ile dolu arazilerin ne olduğunu merak edişlerim. İnsan büyüdükçe anlıyor bazı hüzünleri. İnsandan insanı çıkarınca cidden bir şey kalmıyor. Ne köy merakı, ne emek emek yapılan o köy evi, ne badem ağaçları ne de elma ağaçları. Yıllarca ailemizde o köyün ismi anılmadı. Yasak değildi ama hüzünlü bir isimdi. Nereden çıktı bu hisler bilmem.. Bayramlar biraz da eksikliklerimizi hissettiğimiz zamanlar.
Dinsel benzerlikler 32 (Cennetten Kovulma - Sonuç)
❝ Görüldüğü gibi bu hikâye, Sümer ve Tevrafta birbirine oldukça paralel. İkisinde de bir Tanrı bahçesi, dikilmiş ağaçlar, bahçeden su çıkarılması, yasak meyvenin yenmesi, lanetlenme. Sümer'de kaburgayı iyi etmek için Tanrıça yaratılıyor; adı Kaburganın Hanımı. Hikâye Tevrat'a geçerken kadın kaburgadan yaratılmış ve adı Sümer'deki
Reklam
“Meyve hiçbir zaman elma olmadı” — Max Svabinsky (1873-1962) (Yasak meyvenin irade olduğunu düşünüyorum. Hristiyan ahlak anlayışına göre seksle sembolize edilmiş ama kötülük yapabilme ve bunun farkında olmak diyebilirim.)
"Düşmedi mi Âdem göklerden, Ebedî olan cennet yurdundan, Eli yasak bir elma kopardı diye. Bense, ey fâni dünya Koparmayacağım hakir lezzetlerini Ruhumu bir olan Allah'a adadım ben Cihat, mücadele şehadettir benim talebim."
Sayfa 92
Sehadettir benim talebim...
°°° Ey dünya Dönsen de bana dönmesen de Fark etmez Artık kalbım sana bağlı değil çünku Bitti sana deliler gibi aşık olduğum zamanlar, Anladım ki sen hakikat değil, bitecek bir hayalsin Kesinlikle sonu gelecek bir hayal.... Düşmedi mi Adem göklerden. Ebedi olan cennet yurdundan, Eli yasak bir elma kopardı diye. Bense, ey fani dunya Koparmayacağım hakir lezzetlerini Ruhumu bir olan Allah'a adadım ben Cihat, mücadele, sehadettir benim talebim °°°
384 syf.
6/10 puan verdi
·
106 günde okudu
"
Lâ: Sonsuzluk Hecesi
Lâ: Sonsuzluk Hecesi
"
Nazan Bekiroğlu
Nazan Bekiroğlu
'nun okuduğum ilk kitabı ve yaratıcı ve şiirsel anlatımı var. Kitabın konusu Hz. Adem ile Havvanın yaratılışı, yasak elma ve cennetten dünyaya gelme sürecini ve sonraki dönemlerde yaşanan olayları ele alıyor. Kitap bildiğimiz hikayeyi yeniden yorumlayarak farklı bir bakış açısı sunuyor. Adem ve Havvanın tanışmaları ve Habil ile Kabilin hikayesi gibi önemli noktaları detaylı bir şekilde işleyen eser okuyucuya derin bir düşünsel yolculuk vaat ediyor.
Nazan Bekiroğlu
Nazan Bekiroğlu
'nun şiirsel kaleminden çıkan bu eser mitolojik ve dini motifleri modern bir biçimde işleyerek okuyucuları etkileyici bir atmosfere taşıyor. Genel olarak kitap oldukça iyi. Nazan Bekiroğlu'nun kaleminden Hz. Adem ve Havva hikayesini okumak isteyenler için güzel bir seçenek olabilir. Ancak okumayanlar için büyük bir kayıp olacağını da düşünmüyorum.
Lâ: Sonsuzluk Hecesi
Lâ: Sonsuzluk HecesiNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 20218 okunma
Reklam
711 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.