Eşya
Bu mektup sana değil
konuşma yaşına gelen eşyalara
demiri dövenin elinden canıma geçen ağrı büyüyor
sabahları beni dışarı çıkaran acı ağacı
geceleri beni eve gönderen zaman
yapmaman gereken şeyler
kalbimde sürtünüp büyüyen delik
zaman hızlı ama vakit geçmiyor
öyle ki bazen yukarıdan attığım öfkeyi aşağıdan toplayabilecek kadar hızlı çarpan
Ebru Ince 'in güzel çağrısı üzerine, 2019 Kapanış etkinliği kapsamında okudum Yetmiş Yaşım Merhaba' yı... Kendisine, bana bu enfes eseri okuma fırsatı sağladığı için çok teşekkür ediyorum.
Okuduğum diğer tüm Nesin kitaplarından oldukça farklı bir içerik ve üsluba sahip bir kitaptı "Yetmiş Yaşım Merhaba". Nesin eserlerinin genelinde alışık
[ Metni okurken, okuduklarımızı gerçekmiş gibi düşünürken bile okuduğumuzun bilincindeyizdir. Nasıl okuduğumuz bilmediğimiz zaman bile neden okuduğumuzu biliriz. Aklımızda hep bu kurmaca metin vardır hem de okuma eylemi. Öykünün hatırına, sonunu bulmak için okuruz. Okumuş olmak için sonu getirmeyiz. Çevresinden kopmuş, iz sürücüler gibi araştırarak okuruz, dalgın okuruz, sayfa atlaya atlaya gideriz. Nefretle, beğeniyle baştan savarak, tutkuyla, kıskançlıkla ve özlemle okuruz. Ara ara keyif salvoları ile okuruz, ve buna neyin neden olduğunu kestiremeyiz. Rebecca West, Kral Lear'i okuduktan sonra "Bu duygu ne?" diye soruyor; "Bu büyük sanat yapıtlarının yaşamıma etkisi ne ki, ben bu denli mutlu oluyorum?" Bilemiyoruz: Bilmeden, yavaş ve uzun hareketlerle boşlukta yüzermişcesine kütlesiz gibi okuyoruz. ]
Kitap Budalası s.356
DİNLENEMİYORUM!!!
En kötüsü günden güne insanların ruhen yavaş yavaş öldüklerini, aklen yavaş, yavaş çanlandıklarına tanık oluyorum!!
Ve nerdeyse herkes kendi çıkarı için sınır tanımadan herşeyi tereddutsüz yapabiliyor ve bu dünya ve dünya hayatının sonunu getirebilir. (Ve getirecektir)
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yanab otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu
film hakkında internette okuyacağınız en uzun inceleme benimki olabilir :D
filmi izlemeyen okumasın, pek bir şey anlamaz
ayrıca neredeyse adult film kategorisinde olan bu filmi kimseye tavsiye etmiyorum, yalnızca karşılıksız sevgi sendromu yaşayan ve çileli ilişkisi yeni biten çiftler hariç (zaruretler haramları mübah kılar mıydı neydi,