Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Berna Durmaz

Berna DurmazKarayel Üşümesi yazarı
Yazar
7.5/10
126 Kişi
391
Okunma
21
Beğeni
3.995
Görüntülenme

Hakkında

BERNA DURMAZ, 1972 yılında, İstanbul’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi bölümünden mezun oldu. Öyküleri, Adam Öykü, Notos, Sözcükler gibi dergilerde yayımlandı. Bir dönem Sema Kaygusuz’un öykü çalışmalarına, iki dönem de Semih Gümüş’ün Notos Edebiyat Atölyesi’ne katıldı.
Unvan:
Türk Yazar
Doğum:
İstanbul, 1972

Okurlar

21 okur beğendi.
391 okur okudu.
8 okur okuyor.
204 okur okuyacak.
2 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Seyredilecek bir şey,ve dinlenecek bir hikaye yoksa,hayat çoğu zaman bir sıkıntıdır. ORHAN PAMUK
“Yani öyle birini seç ki en önce arkadaşın olabilmeyi başarsın kızım. Karı koca birbirine eş oluyor da, arkadaş olamadı mı hiçbir anlamı yok.”
Reklam
"İhtimaller döndürüyor dünyayı"
Sayfa 51 - Can yayınları
Atatürk heykelinin dibine sığınmış kara köpeğin yanına uzanıp yatası vardı, yağmurun içine uzanası.
"Düzlüğün ortasında kurulmuş fabrika. Öyle olunca etrafını, örümceğin ağını sarması gibi, döne dolana evler, yollar, okullar, dükkânlar sardı.” 
Berna Durmaz - Metal Hayatlar (Kitap İncelemesi)
Berna Durmaz'ın 2018 yılında İletişim Yayınları tarafından yayımlanan beşinci öykü kitabı Metal Hayatlar, ismiyle büyük şehrin ortak derdine sahip insanlarını niteliyor. Kapağında kafasında kurma mekanizması olan insan kafası çizimi bulunan eserin ilk öyküsüyse "Demir Çağı". Bu metinde yazarın tabiriyle "makinebaşı insanları" kozmopolit şehirlerin mavi yakalılarını anlatıyor. Kondunun sakinlerini, kapana kısılmış, hayatını çalar saatin alarmı üzerine kuran makineleşmiş, devamlı koşturan insanları, sürekli değişen yolları, otoparkları, bitmek bilmeyen inşaatları anlatıyor Berna Durmaz bu kitabında. Sadece bahsettikleri bu içeriğe sahip öyküler değil belki ama kitaptaki öykülere ortak adını veren Metal Hayatlar, daha çok bizlere metropol insanlarının hikâyelerini sunuyor. Kitaptaki tüm öykülerde ister birinci şahıs, isterse de üçüncü şahıs anlatıcı olsun ortak bir dil söz konusu. Anadolu'nun sözlü anlatı geleneğinden gelen anlatımın büyük şehrin sorunlarıyla harikulade bir şekilde harmanlandığını ve kendi has bir üslubu meydana getirdiğini görebiliyoruz.
Metal Hayatlar
Metal Hayatlar
kitabını detaylıca anlattığım videoyu izlemek için: youtu.be/gIfUcRtNEjE
Kitap Haber
Kitap Haber
Turhan Yıldırım
Turhan Yıldırım
Metal Hayatlar
Metal Hayatlar
Berna Durmaz
Berna Durmaz
Turhan Yıldırım, Berna Durmaz’ın Metal Hayatlar adlı eseri üzerine aldığı görüntülü değerlendirme kaydını web sitemizden izleyebilirsiniz. Link, kitaphaber.com.tr/metal-hayatlar-... @turhanyildirim @iletisimyayin #kitaphaber #turhanyıldırım #kitapvideoları #edebiyat #kitap #books #bookstagramturkey #recording #booksrecommendation #kitapkayıt #instavideo #instabooks #videobook #videoblogger #bookblog #bernadurmaz
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
240 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Herkesin içinde biraz da olsa hep vardır evden kaçma isteği:)
Uzun zamandır öykü kitabı okumamıştım.Bu kitabı gördüğüm an adı dikkatimi çekti ve kitabın arka kapagina bile bakmadan almaya karar verdim.Belki de kitapçıda kitabı gördüğümde küçükken evden kaçıp abimle birlikte etrafı keşfe çıktığımız günleri hatırlamış olduğumdandır.Türkçenin usta kalemlerinin evden kaçış veya geride kalış anlatıları bu kitapta toplanmış.İcerisindeki bütün öyküler beni çok içine çekmese de,İlk öykü olan Orhan Pamuk'tan "pencereden bakmak" ve son öykü Ayşe Sarısayın'ın "kırkıncı oda" en beğendiğim öyküler oldu.Öykülerde kimi kaybettiği çocuğunu ,kimi özlem duyduğu çocukluğunu,kimi ait olduğu yeri aramak için evden kaçma çabaları. Tabiki anlatılanlar sadece evden kaçanların değil, kaçanların ardından kalanların da öyküleri.Öykülerde, sadece fiziksel kaçışları değil,ruhsal kaçışları da okuyoruz.Tren istasyonunda bir banka oturup, banliyö trenlerini izleyip, her şeyi ardında bırakarak çekip gitmek için değil de,gitmeyi hayal etmek için o istasyona gelenler de var.Aslında hepimizin içinde yokmudur;kimselerin bizi tanımadığı bir yerde kendimizi daha özgür hissetmek isteği. Herkesin kendinden birşeyler bulabileceği (çok fazla beklentiniz yoksa) sıkılmadan okuyacagınızı düşündüğüm bir öykü kitabı.....
Evden Kaçmanın Yolları
Evden Kaçmanın YollarıOrhan Pamuk · Doğan Kitap Yayınları · 202143 okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Çok değerli bulduğum bir çalışma.İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılmasıyla beraber hız kesmeden devam eden kadın cinayetlerine dikkat çekmek ve mağdur kadınlarla dayanışmak için İzmir'deki Zorba Kitabevi öncülüğünde hayata geçen bu proje 19 kadın yazardan 19 öykünün derlenmesini kapsıyor. Çok sevdiğim yazarlardan tadı damağımda kalan öyküler okudum,yeni yazarlarla tanıştım.İçlerinde çok sevdiğim kalemler,icimi yakan öyküler oldu.Kadın edebiyatı okumak isteyen,dayanışmak isteyen herkese tavsiye ederim.Keyifle okudum.Ayrıca bu kitaptan elde edilecek tüm gelir Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı'na bağışlanıyor.Emek veren herkese, katkı sunan tüm yazarlarımıza ve bu çalışmaya imza atan Notabene Yayınevi'ne teşekkürler.
Kirpiğin Düşmesin Yere
Kirpiğin Düşmesin YereSibel Öz · NotaBene Yayınları · 202144 okunma
152 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Sevda Karadağ Çırak'ın yayına hazırladığı, bir çok yazarın öykülerinden oluşan ve gelirlerinin mor çatıya gittiği "Kirpiğin düşmesin yere" kitabını okuma fırsatı buldum. Duyarlılığımızı arttırmak ve mor çatıya destek olmak için tavsiye ederim. Kollektif bir çalışmanın ürünü olan kitabımızda 19 öykü mevcut. Karakterler ve mekanlar değişse de yaşanmışlıklar ortak bir paydada buluşuyor çoğu zaman, kadın olmanın geri kalmış toplumlarda ne kadar zor bir durum olduğu gerçeği. Yazarlar kalemleriyle ataerkil toplumumuza ayna tutmuşlar. Her öyküde karanlık içerisinde üzerime bir kapı daha kapanmış hissine kapıldım. Tıpkı kapalı kapılar ardına mahkum edilmiş yaşamlar gibi. Dinsel tabuların ve erkek yüceltilmesinin en yüksek seviyede olduğu bir toplumda hakkı, adaleti, eşitliği bağıran bu sesler "deli gömleği içinde deli olmadağını haykıran birinin umutsuzluğunu" yaşıyor çoğu zaman. Eşitliği haykıran bu sesler zorla susturuluyor ve zorla tehlikeli fikirler girdabına itiliyorlar. Evet, ataerkil düzenin kaymağını yiyen bu az gelişmiş homosapiensler için iktidar gücünü kaybetmek adına çok tehlikelidir kadın ve erkek eşittir demek. Günlük sohbetlerin konusu olacak kadar basit bir hale geldi kadın cinayetleri, baskıları, dışlanmaları. Unutmamalı ki umudun bittiği yerde yaşam biter. Öykülerde yaşama dört elle sarılan kadınlar var. Duvarları yıkan, kapıları yakan kadınlar. Bu kayıp ruhların dünyasında insan olmayı başaran ruhlara denk gelmeniz dileğiyle.
Kirpiğin Düşmesin Yere
Kirpiğin Düşmesin YereSibel Öz · NotaBene Yayınları · 202144 okunma