Jacques Rancière (d. 1940) Fransız düşünür Paris-VIII (St. Denis) Üniversitesi'nden felsefe profesörü iken emekli olmuştur. 1960'larda Marksist düşünür Louis Althusser ile beraber yazdığı Kapital'i Okumak ile ünlenmiştir.
Rancière, Mayıs 1968 öğrenci ayaklanmaları üzerine hocası Althusser'le olan uyuşmazlığının ardından, ideoloji ve proletarya gibi siyasal söyleme yerleşmiş kavramları güncelleme üzerine çalışmalar yürütmüştür. Örneğin, "Filozof ve Yoksulları" çalışmasında filozofların entelektüel hayatlarında yoksulların rolünü, Platon ve Marx eleştirilerinden yola çıkarak analiz etmiştir. "Siyasalın Kıyısında" kitabında, siyasetin eşitlik ve bütünlük anlayışını eleştirirken bu kitabın içinde yer alan "Siyaset Üzerine On Tez" çalışmasında, demokrasi ve siyaset arasındaki ilişkiyi yeniden tanımlamaya çalışarak düzen anlamındaki siyaset ile varsayılan eşitliğin dışındaki siyasal arasındaki farkları ortaya koymuştur. "Cahil hoca" çalışmasında da Joseph Jacotot'un hikâyesi üzerinden eşitlik kavramını ve eğiticinin rolünü sorgulamıştır.
Ranciere çalışmalarında düzen arayışı için göz ardı edilen eşitsizlikleri göz önüne koymayı amaçlamaktadır.
2006'da Rancière'in estetik teorisi görsel sanatlarda bir referans noktası haline geldiği belirtilmiştir. Rancière, Freize Sanat Fuarı gibi sanat dünyası etkinliklerinde dersler vermiştir. Eski Fransız başkan adayı Ségolène Royal, Rancière'in favori filozofu olduğunu söylemiştir.
2003 yılında Rancière, diğer bazı Fransız aydınları ile birlikte imzaladığı, 2003 Çeçen referandumunun gayrımeşruluğunu protesto eden bir mektubu Putin'e göndermiştir.
"Yüksek sesle 'Ben de ressamım!' demekte kibir yoktur. Kibir başkalarına 'Yoksa siz ressam değil misiniz?' diye fısıldamaktır. Toplumsal kötülüğün kaynağı 'ben buyum' diyen kişi değil, 'sen benim eşitim değilsin' diyen kişidir."
Bu kitaba ne diye inceleme yapıyorum ki? Bu kitaba inceleme yapmak bana mı düştü? Ben ne anladımki ne anlatayım? Kitabın adı zaten "Cahil Hoca" olduğundan 'bilmediğimi öğretebilirim' felsefesiyle yazmaya başlıyorum.
Okurken, kitap hakkında söylemek istediğim çok fazla şey vardı. Ancak kitap bittikten sonra bir dinginlik geldi. Ve ne
Değerli Dostlar..!
Konya’nın meşhur bir çarşısı vardır, Rampalı..Özellikle kitabevleri,sahafları ile meşhur:))
Dostlarla hasbihal etmek için uğradığımda gözüme bir kitap ilişti,
Cahil Hoca…
Sordum bu nasıl bir kitap ve arkadaşım dedi ki;
Hocam sormanı bile yadırgadım hemen al kitabı:))
Kitabı okudum bir eğitimci nazarı ile yarısına
zekaların eşitliğine vurgu yapan bu kitapta insanların takip ettiği bir müfredat yoktur, herkes ne öğrenmek istiyorsa onu öğreniyor kendi başına. burdaki hoca cahildir, zekaların eşitliğini ancak onun cehaleti sağlamaktadır. onun cehaleti özgürleştirmektedir.
siz de bu tür kitaplarda önemli yerlerinin altını çizenlerdenseniz bu kitap için çokça altını çizeceğiniz bölüm olacaktır. öğretme ilkesi/görevine farklı bir pencereden bakan kitap.
"Özgürleştiren BABA, iyi kalpli bir pedagog değil, ÖDÜNSÜZ BİR HOCADIR."
"GÜCE ADALET KAZANDIRMANIN bir yolu her zaman bulunmuştur ama ADALETE GÜÇ KAZANDIRMANIN yolunu bulmaya yaklaşan olmamıştır."