Mehmet Öklü (10 Mayıs 1954, Denizli Tavas). İstanbul Hukuk Fakültesi'ni bitirdi (1976). Aynı yıl kaymakamlık sınavlarını kazanarak mülki idare amirliği mesleğine başladı. Kaymakam ve vali yardımcısı olarak hizmet verdi. Bir yıl İngiltere' de yabancı dil geliştirme, yöneticilik ve yönetişim üzerine çalıştı. Görev yaptığı yörelerde eğitim, sağlık ve sosyal yardım çalışmaları ile dezavantajlı bireyler yararına projeler üretip uyguladı. Tarihi değerleri restore edip hayata kazandırmaya çalıştı. Türkçeye ve Türk kültürüne hizmet eden şair, ozan, yazar ve sanatçıları bir araya getirdi. Külde Açan Gül adlı romanı Yeni Konya gazetesinde tefrika edildi. İpek Yolunda İznik Molası adlı bir şiir kitabı vardır. Şu sırada İstanbul'da Şişli Kaymakamlığı görevini sürdürüyor.
Hürriyetten önce, 1904 yılında Reji İdaresinin Fransa'dan ithal ettiği dört otomobil, İstanbul'un yolları bu arabalar için elverişli degildir diye geldiği ülkeye gümrükten geri gönderilmiştir.
Bu yazı Hürriyet'te köşe yazarı Kanat Atkaya'dan...
daha güzel bir inceleme olmazdı sanırım, eski musikimiz hep hikayeleri ile bizlere dolu dolu mesajlar bırakıyor, aramasını bilene
hurriyet.com.tr/kimseye-etmem-s...
Kimseye Etmem Şikâyet’i İhsan Hanım niye yazdı?
12 Mayıs 2013
O güzel şarkı
Şiir herşeyden evvel bir dil güzelliğidir, fikirlerle bir şiir yaşamazsınız, şiir kelimelerle yapılır;onun içindir ki şiir,var edildiği dünyada ayrı ve müstakil bir varlık olarak ele alınmalı ve okunmalıdır.
İlk Türk kadın şairimiz İhsan Raif Hanım,onun cesaretine ve özgüvenine hayran olmamak mümkün mü? Öyle bir zamanda yaşıyor ki;Servet-i Fünun edebiyatına dayanarak yazmış olduğu bunca eser tek tek herbiri nadide ve biricik.Keşke "^Gözyaşlarına^" ulaşabiliyor olabilsem.Çünkü Osmanlıca olarak kaynaklarda bulunuyor.Bu kısacık ömrümde karşılaşmak dileğiyle..
Küçük yaştan itibaren aldığı derslerle sanata ve şiire ilgisi gelişen İhsan Hanım'ın hayatı henüz 13 yaşında iken,yaşadığı Taş Konak'taki odasına,içeriye nasıl girdiği belli olmayan kendisinden 13 yaş büyük birisi tarafından karartılır.Mehmet Ali ismindeki bu kişi onu en güvende olması gereken yerde kaçırmaya çalışır ve babası kızını dönemin şartları nedeniyle o kişiyle evlendirmek zorunda kalır.Henüz 13 yaşında çok sevdiği İstanbul'dan,ailesinden,henüz bahçelerde koşarak oynadığı arkadaşlarından ve derslerinden ayrılmak zorunda kalan İhsan Hanım,o zamanlarda içinde bulunduğu halini "Kimseye etmem şikayet Ağlarım ben halime." dizeleri ile dile getirir.İlk eşinden yine babasının desteği ile boşanan İhsan Hanım daha sonra 3 defa daha evlenir.İkinci eşiyle ayrılış sebebi daha ilk geceden eşinin elini öptürme isteğini hoş görmemesidir.3.eşinden ise eşinin dönemin salgını ispanyol gribinden vefat etmesi nedeniyle ayrılmak zorunda kalır.Son eşi kendisinden yaşça küçük olan İhsan Hanım,geçirdiği apandist ameliyatı sonrası toparlanamaz ve vefat eder.
Osmanlı Devleti'nin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne dönüşme dönemlerine,1.Dünya Savaşı'na,ispanyol gribine tanıklık eder.Halil Cibran'ın isminin ilk duyulduğu zamanları bilir ve hatta kendisiyle tanışır,Yakup Kadri,Faruk Nafız,Ahmet Haşim,Yahya Kemal gibi isimlerle
Taş Konak'ta edebiyat ve şiir konuşulan meşk günleri düzenler.