Felsefe yapmak sadece düşünmek, fikirlere
sahip olmak değildir. İnsanın kendi düşüncelerini
incelemeye başlamasıdır. Bu fikirlere dışarıdan bakmak,
kafanın içinde temizlik yapmak istemek gibi bir şey ...
Siz de herkes gibi işiyorsunuz, başka zamanlarda da içiyorsu nuz. Her iki iş aynı zamanda yapıldığında neler hissedilebileceğini bilmiyorsunuz. Bu deney onu anlamınızı sağlayacaktır.
Dolayısıyla yapacağınız iş basittir. Bir bardağa su dolduracak ve işemeye başladığınızda içeceksiniz. Suyu bir dikişte, hiç ara verme den için. Anında tuhaf şeyler hissetmeye başlayacaksınız. Cinsel organınızdan çıkan su neredeyse aynı anda ağzınızdan giren suyla süreklilik oluşturur. Dolayısıyla birdenbire bedeninizin, o zamana kadar mümkün olabileceğini aklınızdan dahi geçirmediğiniz bir düzenlemesini düşüneceksiniz ve gözlemleyeceksiniz. İçtiğiniz su doğrudan doğruya mesaneden çıkıyormuş gibi gelir size. Bir kaç saniye içinde doğrudan bir devre keşfedersiniz, doğrudan ve tartışmasız biçimde gözlemlediğiniz akıl almaz bir fizyolojidir bu; boğaz-idrar yolu, birdenbire oluşan mide-mesane güzergâhı.
Birkaç saniye içinde çılgın, çok basit bir beden keşfediyorsu nuz. Ama bu çok açık, belli olan ve kuşkulanılması mümkün ol mayan bir beden. Onu görüyorsunuz. Bağırsak yok, böbrek yok, bekleme yok, süzme yok, diyaliz yok. Su bedeninizde düşey olarak dolaşıyor, soğuk sıvı içinizi yıkıyor, ilginç ve açık bir biçimde yıka nıyorsunuz. Organizmanız içeriden açılıyor adeta, su içerisi ve dı şarısı arasında hafifçe, kozmik bir akım ya da otomatik yıkama gibi dolaşıyor. Siz nasıl isterseniz.
"önemli olan fikirler arasında kendi yolunu bulmandır. en iyisi filozoflar arasında kendine dostlar ve düşmanlar edinmendir"
felsefenin derinliklerine inen kısacık bir kitap. her insanın düşünce yolunu kendisinin çizmesi gerektiğini öğretiyor. bilinmeyen yollar açarak başka başka insanları bu yollara çekmemiz gerektiğini vurguluyor. düşünmekten kaçmayıp düşünürken bile neyi düşündüğümüzü bilmemiz gerektiğini anlıyoruz yani bilmekle bilmek olmuyor, önce sorgulamak gerekiyor
Antik çağdan günümüze kadar görüşleriyle, analizleriyle damgasını vuran Platon, Aristoteles, Machiavelli, Montaigne, Voltaire, Descartes, Rousseau Kant, Hegel, Marx ve Nietzsche ve diğer çok önemli filozofların felsefeleri, çok detaya girmeden ana hatlarıyla yazar tarafından okuyucuyu sıkmadan aktarılmıştır.Kitabın en çok beğendiğim ve yararlandığım tarafı ise bu önemli filozofların görüşlerinin kronolojik sırayla bölüm bölüm ve bağlantılı bir şekilde ifade edilmesidir. Bu anlamda ayrı ayrı kitaplarda okunan ve felsefeleri değerlendirilen bu filozofların aynı kitapta ama birbiriyle bağlantılı şekilde birarada olmasının okur açısından daha etkili ve yararlı olduğu kanaatindeyim. Ayrıca yazar,filozofların ana tema olarak işlenen 'hakikat anlayışları'nı her filozofla ilgili giriş ve sonuç bölümlerinde pekiştirecek şekilde ifade ederek, düşünürlerin görüşlerinin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlamıştır.Sonuç okarak Kısa Felsefe Tarihinin kütüphanenizde bulunmasının yararlı olacağı görüşündeyim.
Kitap yazar ve kızı arasındaki diyaloglar halinde geçiyor. Anlaması gayet kolay ve hacimce küçük bir eser. Felsefede derinleşmiş insanlara çok hafif gelebilir ama felseye yeni başlayan kişiler için ideal. Ben şahsen çok zevk aldım okurken.