Başbakanlığı sırasında bir askeri uçak ile İstanbul'a gidişlerinde, o zaman Genelkurmay Başkanı olan Evren, Başbakan Ecevit’e Recep Ergun’dan söz eder. "Size ayak uyduramaz" der. Görevinden alınmasını ister. Ecevit “Ben Silahlı Kuvvetler'in iç işlerine hiç karışmadım. Bunu ilke edindim" yanıtını verir ve Ergun'u görevden almaz.
Esrar, İstanbul batakhanelerinde zehir, sosyete partilerinde keyiftir. Toplumun yasak bulduğu
hangi yaşantı biçimi varsa hepsi sosyetenin vazgeçilmez alışkanlıklarıdır.
Türk ekonomisini elinde tutan bir avuç mutlu azınlık
böylesine bir masal hayatı yaşamaktadır.
(...) Devletin bütün olanakları bu asalak sınıf için harcanmakta ve Türkiye'nin en güzel yerlerinde bunlar saltanat sürmektedirler. Siyasal iktidarlar değişmekte, ancak bu yaşantı daha da güçlenmektedir.
Gözaltına alındıktan sonra da arandığım ve teslim olmam gerektiği günlerce radyo ve televizyonda ilân edilmez mi? Ben Yıldırım Bölge Cezaevinde radyo dinlerken, arandığımı ve teslim olmazsam, silâh kullanılacağını dinler dinler gülerdim..