Mustafa Armağan, Mehmet Şevket Eygi, Kadir Mısırlıoğlu, Necip Fazıl Kısakürek, Rıza Nur bu gibi adamların yazdığı kitaplar ve söylediği sözler malesef ki tarihe geçiyor ve 100 sene sonra Türkiyede gerçek tarih gibi okutulacak. Bu isimler ünvanları ne olursa olsun güdümlü ve yandaş tarih yazan ve doğrusunu biz yazıyoruz diyerek insanları kandırmaya çalışan kişilerdir. Ağızları ve kalemleri çok iyi iş yapıyor özellikle Mustafa Armağan tam bir Twitter tarihçisi, olayları çarpıtarak, yalan yanlış şeyler söyleyerek, resmi hiç bir kaynak göstermeden şundan duydum şundan gördüm diyerek tarih yazılmaz. Bir konunun birden fazla kaynağı olacak ki gerçek olduğuna şüphe olmasın uydurulan resmi belgeler ile olmaz bu işler. Bir de tarih yazmasa insan hatırlar kimden duydunuz benim dedemi istiklal mahkemesinde asmışlar diye yada dedeme şunu yapmışlar diye hepsi yalan unutmayın bir yalan ne kadar büyük olursa inananı o kadar çok olur. Bende bir tarihçi olarak diyorum ki tarih asla tek bir kaynaktan öğrenilmez olaylarının devlet arşivleri, dönemin hatıratları ve yazılı metinlerinin hepsini okuyup analiz etmeniz lazım ki hangisi yalan hangisi doğru ortaya çıksın. Kitle psikolojisinde bir sav vardır bir şeyin gerçek olması önemli değil dir önemli olan gerçek gibi algılanması dır.