Endüstri kültüründeki huzursuzluk ve çatışma, kısmen, kapitalist sistemin sürekli malların ve yeni markaların piyasaya sürülmesini gerektirmesinden ileri gelir. Bu koşullar altında arzu yabancılaşmaya eğilimlidir, devredilebilir, çünkü istekler pazardaki gelişmelere karşılık devamlı değiştirilmelidir. Pazar, şöhretin topluma sunulan yüzünü kaçınılmaz olarak bir metaya dönüştürür. Şöhret kültürüyle meta kültürünün değişmez biçimde birbirine bağlı olduğunu kabul etmediğimiz sürece, günümüzde şöhretlerin üzerimizde kurduğu kendine özgü egemenliği anlayamayız.
...Paradoksal olarak, ayrıcalıkları ortadan kaldırma hareketi, yeni ayrıcalık biçimlerin ortaya çıkması için istenmeyen bir temel oluşturmuştur. Şöhret kültürü ve şöhretimsi, doğrudan zorbalığa başkaldırının torunlarıdır.