Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mahal Dergisi

Mahal DergisiMahal Edebiyat - 9. ç-sayı dergisi
Dergi
0.0/10
0 Kişi
24
Okunma
2
Beğeni
936
Görüntülenme

Mahal Dergisi Sözleri ve Alıntıları

Mahal Dergisi sözleri ve alıntılarını, Mahal Dergisi kitap alıntılarını, Mahal Dergisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Müvekkilin Karısı
“Önceleri pek çok kadın sevmiş, bırakmış, bırakılmış, yine de bir biçimde yaşamaya devam etmiş biri olarak sevdanın pek çok türlüsünü tattığımı söyleyebilirim. Nereden bakılırsa bakılsın, olağanüstü bir duygudur bu. Bir türlüsünü öteki türlüsünden ayırmakta zorlanabilirim. Bence insan, her nasıl olursa olsun sevdalanmanın bir yolunu bulmak durumundadır. Yaşamı daha büyük bir anlama gücüyle kavrayabilmek için gereklidir bu.” Yazan:
Varol Mengüverdi
Varol Mengüverdi
Berat Yıldız yazdı. - Bir Yangının Ağıtı
dalların yazı hüzünlü bekleyişleri kaldırımlardan akan o sahte dinler ve kaldırımlardan akan o sahte peygamberler gitmediler içimden ve gitmediler kaldırımlardan dedim, sudan yansıyan bu hüzünlü yüz benim mi
Reklam
masa boş - doğancan kanbur
İçimden içine akan kelimeler varken, hepsinin önüne çektiğim geceler var.
Sayfa 30 - Mahal Aylık Edebiyat ve Sanat YayınıKitabı okudu
Mustafa Ozan Seyfi yazdı. - Lacivert Uçurtma Manifestosu
belki çözemeyecek nice matematiğini dünyanın, belki yetmeyecek kimyasına, simyasına, dalaveresine filan... fakat şimdi temiz elleri ve lacivert uçurtması var, hayat denen kargaşanın gövdesine indirivermiş tekmeyi. ve artık belkisi yok, üşüse bile kendi buz rengi düşlerinde boyun eğmeyecek yalancı baharlarınıza, öpmeyecek kirli ellerinizi tiranlığınıza biat edip. belkisi yok, muhakkak...
Nurdan Şallı yazdı. - dosya: halk edebiyatı
Ulusların kendine has duygu ve düşüncelerini yansıtan destanlar, geçmişle gelecek arasında bir köprü görevi üstlenir. Edebiyat araştırmacılarının yaptığı incelemelere göre destanlar, mitoslar ve efsanelerle birlikte teşekkül etmiştir. Her ulusun kendiliğinden oluşan bir destanı bulunmamaktadır. Her şeyden önce destanın bir ulusta teşekkül edebilmesi için toplumun tamamını derinden etkileyen savaş, göç, kıtlık, zelzele, istila vb. hadiselerin bulunması gerekir. Sonrasında o ulus efsane ve mitosların yaratıldığı en elverişli ilkel dönemlerde yaşamış olmalıdır. Destanların Teşekkül Evrelerinin Dede Korkut Kitabı Üzerinde Yansımaları
Hande Halıcı yazdı. - Geçit Vermeyen Kadın
İçimdeki karanlığın risalesi yok, dünyaya gelirken ne kaderimin bir pusulası vardı ne de aklımdakiler yazılıydı. Bazen o karanlıkta sessizce ağlar bazense çığlık çığlığa bedenimin parçalarını savururdum sonra ruhumu parmaklarımla çiğner, bedenimi de boşlukla beraber sallandırır yine kendimi bir parça olarak bulmuş olurdum.
Reklam
Beril Hilal Kılıç yazdı. - Kan-ser(im)
[...] İnsan, olacak kötü şeylere alışabilir miydi? Ben alışmıştım. Belki de bu yüzden şu an herkes başındayken, ben saat seslerine takılıyor, boş duvarları seyrediyordum. Çoktan gidecek olma fikrine kendimi alıştırdığım için… [...]
Murat Çepni yazdı.
Konumları zorla kabul ettirilmiştir çünkü kadın tek başına dolaşamaz, yoksa arkasından hayal edemeyeceğiniz yaftalar yapıştırılır, eşi ölmüş ya da onu terk etmişse bir de çocuğu varsa erkekler tarafından hemen yollu olarak görülür, ona göre muamele yapılırdı. Günümüzde de benzer şeyler olsa da 1600-1950 yıllarını düşününce daha da sıkıntılı bir durum söz konusudur. Günümüzde bir kadın içten çökertilmemiş ve özellikle gücü eritilmemişse, baş edemeyeceği bir durum yoktur. Geçmişin kirli sayfalarında ise bu durum böyle değildir. Yüzyıllar Geçiyor, Kadına Uygulanan Şiddet Bitmiyor. |
Murat Ç
Murat Ç
yazdı.
Rıdvan Yıldız yazdı. - Atlara ve Aşklara Yaklaşırken
[...] Serinlemek istiyorum çölleşiyor yüzün Hüzün annelerin sırtında eskimeyen kumaş Ah bilir misiniz, ağlamak da bir utanma öyküsüdür onlara Sessiz bir şehirde gölge sonrası maviye dönüyor yedi renk
Hilal Uykusuz yazdı.
Eser, sahibinden bağımsız değildir, rüyalar gibi, eserin de ortaya çıkmasında bilinçdışı rol oynar. Freud da böyle düşünüyor olacak ki Shakespeare ve Dostoyevski eserlerini, bu duyarlılıkla incelemiştir. Psikanalitik duyarlılıkla inceleme yönüyle Kaplan Hocanın yaklaşımı, Türk Edebiyatında özgün bir yer tutar zira ona göre de “yaşanılan hayatta mümkün olmayan şey sanatta gerçekleşmektedir.” Bu sebeple sanatçıyı anlama arzumuzu bir nebze hafifletmek, sanatçının eserlerini anlamaya çalışarak mümkündür sanıyorum. Mehmet Kaplan Şiir Tahlillerinde Psikolojinin Yeri
Reklam
...kitleleri gerçeğe inandırmak, bir yalana inandırmaktan çok çok daha zordu.
Varol Mengüverdi yazdı. - Müvekkilin Karısı
Suna pek neşeliydi. Kendisine verdiğim kitaplar hoşuna gidiyordu. Daha çoğunu istiyor, okuduğu kitapların içerisinde hoşuna giden bölümleri yeniden yazmaya çalışıyordu. Böylelikle benim etkimle kapıldığı yazarlık düşlerini gerçeğe dönüştürmek için pek erken bir başlangıç yapmış oluyordu. Üstelik bir süre sonra orijinal, kendisinin ürünü olan kısa öyküler bile yazmaya başlamıştı. Kızının yaşam sevgisiyle dolmuş, babasının yaşadığı büyük acıya göğüs gerebilecek duruma gelmiş olması pek sevindiriyordu Berna’yı. Yalnız, kızcağızın babasını unuttuğunu, onu içinden söküp attığını söylemeye olanak yoktu. Müvekkilin Karısı -
Varol Mengüverdi
Varol Mengüverdi
yazdı.
yenilgiler düştüm yarından - ferdi örnek
Yılgın hikâyeler saklanıyor heybelerde Marifet sayılmıyor bu çağda sevmek
Sayfa 21 - Mahal aylık edebiyat ve sanat yayınıKitabı okudu
O kadar başkası olmuştu ki kendisi olmayı çoktan unutmuştu. Çünkü o, hep birilerinin istediği kişiydi. Açıkçası tamamen yabancıydı kendine. Kendine ulaşacak ne bir adres vardı elinde ne de bir telefon numarası.
Nefes alıp veren, yemek yiyen, boşlukta yer kaplayan bir kabuktan ibaretti o.