Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ömer Özsoy

Ömer ÖzsoySünnetullah yazarı
Yazar
Çevirmen
8.3/10
39 Kişi
122
Okunma
16
Beğeni
4.170
Görüntülenme

Ömer Özsoy Sözleri ve Alıntıları

Ömer Özsoy sözleri ve alıntılarını, Ömer Özsoy kitap alıntılarını, Ömer Özsoy en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İyi günlerin yanında kötü günlerinde olması, hayatın tabiatındandır; önemli olan, izlenen hayat çizgisidir.
Reklam
İslam, insanların zengin olmalarına karşı değildir. Birçok ibadet (zekat, hacc, infak, cihad vb.) mala ve zenginliğe bağlıdır. Ancak, Islam, mal ve zenginliğin meşru yollardan (hibe, miras, üretim, ticaret vb.), helal olarak elde edilmesini istemektedir. Aldatma, sömürme, hırsızlık ve gasp yoluyla mal ve zenginlik elde etmek çok net olarak yasaklanmıştır. Hayat bir denenme olduğuna göre, "Allah, insanın elinin dolu olup olmadığına bakmaz, elindekinin temiz olup olmadığına bakar".
Sayfa 490 - Fecr Yayınları
Mücadeleyi Bırakıp Başka İşlerle Uğraşmak Üzerine
9 Tevbe/17. Kendi küfürlerini bile bile, Allah'ın mescidlerinin bakımını üstlenmek müşriklere düşmez. (290) işte bunların işleri boşa gitmiştir; onlar ateşte de temelli kalacaklardır. 18. Allah'ın mescitlerine, ancak Allah'a ve ahiret gününe inanan, namazı kılan, zekatı veren ve sadece Allah'tan korkan kimseler bakarlar. İşte bunlar doğru yolda olabilirler. 19. Hacılara su vermeyi ve Mescid-i Haram'ın bakımını, Allah'a ve ahiret gününe inanan ve Allah yolunda cihad eden(in yaptığı) ile bir mi tuttunuz? Bunlar Allah katında eşit olmazlar. (291) Allah haksız toplumu doğru yola koymaz. (290) Bu cümleye şu şekilde de anlam verilmektedir: “Müşriklerin, (...) Allah'ın mescidlerinin bakımını üstlenmeleri mümkün değildir”. Ancak tarihen biliyoruz ki, Araplar Hz. Muhammed'den önce de Kabe'nin bakımı ('imâret) görevini yerine getirmekteydiler. Bu yüzden bu ayette, olsa olsa, şirk ile bu görevin bağdaşamayacağı vurgulanıyor olabilir. Bu durum ve ayetin devamı gözönünde bulundurulduğunda, yukarıda verdiğimiz anlamın daha uygun olduğu görülmektedir. (291) Bu ayet oldukça önemli bir mesaj içermektedir: İslam'ın ve insan olmanın yüklediği (zulme ve küfre karşı mücadele vermek gibi) temel görevlere karşı duyarsız olunduğu sürece, Allah'ın evine hizmet etmek gibi yüce ve nezih bir davranışın bile bir anlamı yoktur. Her dönemde olduğu gibi, günümüzde de mevcut bulunan farklı dindarlık anlayışlarının değerlendirilmesinde bu ayet bize rehberlik etmektedir.
Sayfa 350
Kur’an, sunnetullâh olgusunu insanın yüklendiği emanetle sıkı sıkıya ilişkili sunmaktadır. Çünkü insanın üstlendiği görev, yeryüzünde Allah’ın halifeliğidir.
Kur’an metninin anlaşılması, her şeyden önce kullandığı kelimlerin doğru anlaşılmasına bağlıdır.
Reklam
Allah kelimesi de içerik farkına rağmen, İslâm ve cahiliye kültürünün ortak bir kelimesidir.
Sayfa 37 - Fecr
Kur'an için önemli olan, inancın davranışa yansıma biçimidir.
Sayfa 119Kitabı okudu
Kur’an insandan beklentilerini kulluk olarak özetlemektedir.
Kur’an mesajının anlaşılabilmesi, onun baz aldığı Arap gerçeğini tanımayı gerektirmektedir.
Reklam
Sunnetullâh
Kur’an’dan bağımsız bir kavram değil, bir Kur’an ifadesinin kavramsallaştırılması söz konusudur. Sunnetullâh ifadesi kavramlaştıktan sonra ise, Kur’an metnindeki bağlamı ne olursa olsun, sabit bir anlam ifade edecektir. Bugün bu anlamın oldukça yaygın bir biçimde ‘tabiat kanunları’ olarak belirlendiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Kur’an, insanı hürriyet sahibi bir varlık olarak tanıtmaktadır. Tarih alanının, insanın hür iradesiyle ortaya koyduğu davranışların alanı olduğu hatırlanacak olursa, sunnetullah’ın işleyebilmesi için, insanın hür davranışıyla tarihe katılımda bulunması gerektiği görülür.
Sayfa 133Kitabı okudu
Kur'an belli bir tarih diliminde ve o dönem içindeki gelişmelere bağlı olarak nazil olmuştur. Bunun, Kur'an'ın ifade özellikleri açısından anlamı, Kur'an'ın lafzi düzeyde nüzul dönemindeki olay ve sorunlarla ilgilenmiş ve nüzul döneminin kelime ve kavram dağarcığı zemininde konuşmuş olmasıdır. Bu nedenle, onun, nüzul döneminden sonraki gelişmelerle doğrudan ilgilenmiş olması beklenmemelidir.
Hak geldi, bâtıl yok oluverdi; zira bâtıl yok olucudur. (17.İsrâ’81)
Sayfa 125Kitabı okudu
244 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.