En Eski Paul Verlaine kitaplarını, en eski Paul Verlaine sözleri ve alıntılarını, en eski Paul Verlaine yazarlarını, en eski Paul Verlaine yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gök öyle mavi, öyle durgun,
Damlar üzerinde!
Yeşil bir dal sallana dursun,
Damlar üzerinde!
Ürpertip gökyüzünü birden,
Bir çan tın tın eder.
Bir kuştur şu ağaçta öten;
Türküsünü söyler.
İşte hayat! aç gözünü gör;
Bak ne kadar sade.
Her günkü sâkin gürültüdür,
Şehirden gelmekte.
Ey sen ki durmadan ağlarsın,
Döversin dizini;
Gel söyle bakalım ne yaptın,
N'ettin gençliğini?
Gözlerini severdim en çok,
Gökteki yıldızlardan parlak;
Bir parça da baştan çıkarak.
Dans edelim gel!
Ne halleri vardı, sahiden,
Bedbaht aşığı berbat eden
Onun için hoştu ya zaten
Dans edelim gel!
Doldurulmadı hala yeri,
Gülden ağzının öpücükleri
Kalbimde öldüğünden beri.
Dans edelim gel!
Dizi dibinde oturduğum
Zamanları hatırlıyorum;
Bu, işte bütün varım yoğum.
Dans edelim gel!
Arthur Rimbaud, bir dönem aşk yaşadığı sevgilisi ünlü Fransız şair
Paul Verlaine’e mektubunda şöyle yazar:
“Dön, dön artık, bir tanecik dost, dön. Artık iyi ve kibar olacağıma söz veriyorum. Sana karşı soğuk davranışım inatla sürdürdüğüm bir şakaydı; ama şimdi çok pişmanım buna.”
Hâyal eder dururum; yüreğimi dağlayan
Düşünü bir kadının, sevdiğim, beni seven,
Ne tüm özge bir insan, ne kendine benzeyen
Bilinmedik bir kadın, beni seven, anlayan.
Beni anlıyor O, ve yüreğim ışıldayan
Yüreğim O'nun için sorun olmaktan çıktı,
O'dur solgun alnımın sıcak ıslaklığını
Gözyaşlarıyla serinletmek için ağlayan.
Bilmem, esmer mi, sarışın mı, kızıl saçlı mı?
Hatırladığıma göre tatlı bir ismi vardı
Ömrün sürgün ettiği âşıklarınki gibi.
Bakışı bakışına benzerdi anıtların,
Sesi vardı ki uzak, sâkin, ağır bir sesi
Perde perde kaybolan sesince âşıkların.
“Bitkin bir esrime bu Sevdanın yorgunluğu, Meltemin kucağında Ormanın ürpertisi, Küçük sesler korosu Ağaçların dalında. Mırıldanma mı desem Bir fısıltı, derinden, Dalgalanan otların Tatlı hışırtıları, Suda sürüklenişi Belki de çakılların. Uykusunda inleyen Acıları dinmeyen Bu yürek hangimizin? Serin gecede usul Usul şarkı söylüyor Bu yürek ikimizin..”
Ben geldim işte, çiğlerle bezenmiş olarak;
Alnımda seher yelinin dondurduğu çiğler,
Yorgunluğumu alsam ayak ucunda öyle,
Hayâl etsem o tatlı demleri birer birer.