Yedikıta Dergisi Sözleri ve Alıntıları
Yedikıta Dergisi sözleri ve alıntılarını, Yedikıta Dergisi kitap alıntılarını, Yedikıta Dergisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
𝐶𝑒𝑚’-𝑖 𝑘𝑢̈𝑡𝑢̈𝑏𝑙𝑒 𝑟𝑒𝑓’-𝑖 ℎ𝑢𝑐𝑢̈𝑏 𝑘𝑎̂𝑏𝑖𝑙 𝑜𝑙𝑚𝑎𝑑𝚤.
Bildim ki maksûd bilmek imiş, okumak değil.
İbn-i Kemâl PaşaKitabı okudu
Zor zamanların başarılı hükümdarı Sultan Abdülhamid...
Sultan İkinci Abdülhamid Han'ın siyasî dehası ve devletin en buhranlı devirlerindeki idarî kabiliyeti, onu pek çok yönden ön plana çıkarır.
Sayfa 28Kitabı okudu
İtikâdın Muhafızı Osmanlılar
Kitaptan anlayana kitapla, kılıçtan anlayana kılıçla cevap verdiler. Bunu yaparken önlerindeki pusula ise, Ehl-i Sünnetti.
Hoş nazara lâbüdd olur hoş-nümâ
Eğri bakan eğri görür daima...
Güzel şeyleri görmek için güzel, hüsnü niyetle bakmak gerekir; zira eğri bakan daima eğri görür. - Azeri Çelebi (İbrahim)Kitabı okudu
Bu dünyada karar kılmayın, geçici olduğunu unutmayın!
Sayfa 49Kitabı okudu
Padişahı âlem olmak bir kuru kavga imiş
Bir veliye bende olmak cümleden alâ imiş
(Yavuz Sultan Selim ♡)
Eğer milletçe kemâle ermek kaygısını güdüyorsanız insanlığa büyük/küçük hizmeti dokunmuş olan fazilet ve hikmet sahibi isimlere hürmet etmeli, onları unutmamalı ve unutturmamalısınız.
Ibnülemin Mahmud Kemal merhum, eslâfın yani geçmişlerin ismini ihya etmekle insan kendi namını ihya etmiş olur, diyor. Zira hatırlanmasına vesile olunan isimlerin yeniden gündeme getirilen hizmet ve eserleri, onların hatırlanmasına vesile olanların eseri olur biraz da...
Dolayısıyla bir yandan başka isimlerin ömrünü uzatırken, öte yandan kendi ömrünüze de ömür katarsınız.
Keçecizâde İzzet Mollâ
Terk-i rahat et ki rahat andadır.
Rahatı terk et ki rahatlık bulasın.
Sayfa 55Kitabı okudu
Belki de sorun bizdeydi. Etrafımızda cereyan eden bunca hadisenin hikmetine mânâ verememek, olsa olsa bizim acziyetimiz olur. Kim bilir, Cenab-ı Hakk'ın bu sessiz kulları (hayvanlar) dile gelse, bize ne hikâyeler anlatır, ne nasihatler verirdi...
Sayfa 13Kitabı okudu
Yaşadığı devirde Ubeydullah-ı Ahrar Hazretleri'ne manevi bağlılığı olmuş üç Türk sultanından biri, Mâverâünnehir bölgesine hâkim olan Timurlu hükümdarı Ebu Said Mirza'ydi. Bir diğeri, Hindistan'a hâkim olan ve orada bir devlet kuran Babür Şah'tı. Üçüncü sultan ise İstanbul'un fatihi, Sultan İkinci Mehmed...
Ârif-i nefs olmayınca kimse bulmaz Hakk'a yol.
(Nefsini bilmeyen, Hakk'a yol bulamaz.)
Halilî
Sayfa 63Kitabı okudu
"Rahatu'l - hulkum" nedir, bilir misiniz? Boğazın rahatı, boğazı rahatlatan manasına gelir. Osmanlı Türkçesinde kullanılan bu kelime bizde galatlaşarak "lokum"a dönüşmüş. Fakat Sırbistan'da lokuma hala "Rahatlokum" denir.
Sayfa 50 - İlker Süleyman Doğan - Darü'l - Cihad Belgrad.Kitabı okudu
Kitaplar, akıllı kişilerin bahçeleri; faziletli kişilerin güzel kokulu çiçekleridir.
Sayfa 33Kitabı okudu
Bir perşembe günü dedem Ubeydullah-ı Ahrâr Hazretleri, öğle namazını kıldıktan sonra, aniden atının hazırlanmasını istedi ve ona binip Semerkand'dan süratle çıktı. Dostlarından ve yakınlarından bir kısmı da onu takip ettiler. Biraz yol aldıktan sonra Semerkand'ın dışında bir yerde yanındakilere; 'Siz burada durunuz!' buyurdu.
Ubeydullah-ı Ahrar Hazretleri'nin kızı tarafından torunu olan Hâce Muhammed Kasım'a anlatılan manevi yardım...Kitabı okudu
Cihan devleti Osmanlı
Cihan hakimiyeti, günümüzde dünyaya hükmettiğini iddia eden devletler gibi milletleri birbirine kırdırmakla değil, adalet ve nizam ile huzuru tesis etmekle olur. Sadece kendi halkına değil, nerede mazlum varsa onların yanında olmakla cihanın kalbindeki yeri edinebilir. İşte Osmanlı ecdadımız, asırlarca böyle bir nizamı kalplerde tesis eden bir devletti.
Sayfa 15