Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Hayat bizde soru işaretleri bırakabilir ama edebiyat bırakmamalı, öyle mi?” “ Hayatı anlamak için sığınmıyor muyuz edebiyata?”
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 günde okudu
Defalarca Kayboldum, 31 yazarın (Mine Söğüt,Murathan Mungan,Selim İleri,Sema Kaygusuz,Oya Baydar,Ahmet Büke,Yekta Kopan,Necati Tosuner...daha nicesi) 15 yaşın simgelediği yıllarını,kişisel deneyimlerini öykü,anı ve şiir türünde kaleme aldıkları yazılarından oluşuyor.Buram buram edebiyat kokan dili ve anlatımıyla okurunu o yıllara götürüyor. Genç okurlara hitaben bir araya getirilen bu yazıları bence yetişkinler de okumalı. Çünkü bugünden 15 yaşımıza bakarken,15 yaşımızın da bugüne baktığı gerçekliği yanı başımızda kol geziyor. 15 yaşa saygı duruşu âdeta...Keyifli okumalar.
Defalarca Kayboldum
Defalarca KayboldumKolektif · Günışığı Kitaplığı · 201914 okunma
Reklam
İnsan rüya gördüğü dilde özgürce yazabilmeli.
Sayfa 63 - Bana göre sansür üzerineKitabı okuyor
Yıllardır aynı şeyi yapmanın insanı nasıl körelttiğini bilirsiniz. Ertesi gün uyandığında hiçbir değişiklik olmayacağını bilmek, kendini açma-kapama düğmesine başkasının bastığı bir makinenin herhangi bir parçası gibi görmek. Bunları fark edince makinenin diğer parçalarından nefret etmeye başlıyorsunuz, çünkü onlar hiçbir şeyin farkında değiller. Yeni bir halı, yeni bir araba almak ya da ne bileyim, hafta sonunda yeni bir çay bahçesi keşfetmek hayatlarındaki en büyük değişiklik. Nasıl nefret etmezsiniz ... Yoo, bunun saldırganlık olduğunu düşünmeyin. Aslında onlardan değil, onlarda gördüğüm kendi hayatımdan nefret etmeye başlamıştım.
Ne kadar garip değil mi, insan zamanın nasıl geçtiğini bir tek kendisinde göremiyor.
Reklam
Otuz ikilik mum boya takımım yanımda olsa, her şeyin resmini baştan yapabilirim belki. Bu hayata nasıl yazılmak istiyorsam, öyle çizerim kendimi.
Hala yaşadığını kanıtlayabilmek için bir şey yapmalısın. İki seçeneğin var: Ya titreye titreye ağlayacak ya da çılgınca kahkaha atacaksın… Şu anda senin için ikisi de aynı kapıya çıkıyor…
- Ben beni korumasını istemiyordum ki. O acıları yok etmesi için değil, benimle paylaşması için evlenmiştim annenle.
Aynı ormanın ağacıymışım, yokluğunla budanan.
Reklam
Mutsuz ruhlar ancak benzerlerinde temize çekebiliyor kendilerini.
Belki de bir canlının yüreği sadece çocuklukta dilediğince atıyor. Korkmadan, hesaplamadan, bütün mümkünlere inanarak. Büyüdükçe sadece kan pompalıyor kalp. Kendini bildiğin gün korkuyu da biliyorsun belki.
O çocuk günlerimde bilmediğim bir gerçek var oysa. İnsan karanlıkla bir kere tanıştı mı bir daha istese de kurtulamıyor ondan.
Peki çocuklarını kandıran annelerin yalanlarını hangi hayvanlar söyler?
Sığın o lanet sessizliğine. Annelik terazisi dediğin şey, korkaklığı evlatlarına paylaştırmaya yarıyor sadece.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.