Yanlızlık üzerine.
Karşılaştıkları yıkımlardan sağ çıkanlar bilir. Başlarına gelen en iyi şeylerden biridir yanlızlık. Çünkü içinden geçip gidebildiğimiz şey artık bize sahip değildir. Bizizdir sahip olan. İçine düştüğümüzde, ya da bir gün uyandığınizda orda olduğumuzu anladığımızds ne yapacağımız belirler bizim için ne ifade edeceğini. Bu tıpkı yüzmeyi bilmediğimiz halde gözlerimizi açtığımızda denizin ortasında kalışımız gibidir. Boğulmak gerçekliktir, çırpınmaksa bu sona götürecek bilinen tek yol. Ama sakin kalmak ve suyun üzerinde kalmanın yollarını bulabilirsek yüzmeyi öğrenmiş sayılırız.
Sonra sonra anlarız ki aslında yanlızlık bir hüzün ya da dram değil, aksine kendimizle başbaşa kalabilmek için bir tercihtir. İnsan kendi ile başka nasıl başbaşa kalabilir onca insan suretleri, sesleri olursa? Frida Kahlo geldi aklıma, onca acıyla nasıl başedebilirdi eğer acıyı kabullenmese, alışmasa, onunla yaşamayı en iyi sekilde başaramasa? Bu yüzden tercih edilen, seçilen, başetmeyi öğrendiğimiz her duygu, erdemli bir yetiye dönüşür. Edip Cansever söyle demiş mesela yalnızlık üzerine. " unutulmuş gibiyim ben. Ve insan bir bakıma unutulmuş gibidir. Bilemem ki nasıl anlatmalı, yalnız bile değilim. Belki de yalnızlıktqn daha fazla bir şey bu, Unuttum ben kendiminde Stephan.
" Yalnız değilim, aksine o kadar kalabalığım ki, sadece siz görmüyorsunuz. Çünkü siz orda yoksunuz. " G.Okumuş