Bir arkadaşımın incelemesinden etkilenerek alıp okuduğum ilk Ahmet Ümit kitabıydı .
Ninatta ve Nuvanza’nın çaresiz aşkını destansı ve şiirsel bir dille anlatmış. 3000 yıllık masalsı bir bekleyiş söz konusuydu. Okurken olaya dahil ediyor, 12 bileziği bulup kavuşturma ihtiyacı hissediyor insan .
Kitap kısaydı ama etkisi uzun sürecek bende .
‘Ben bekledim ve yaşlandım.
Dizimde takat kalmadı,
Saçlarım kederli bulutlar gibi ağardı,
Derim buruştu, gözlerimin feri söndü,
Ben bekledim,
Şimdi çok yorgunum.
Şimdi ölüler ülkesinden esen rüzgâr üşütüyor tenimi.
Şimdi zamanım kalmadı.
Ama biliyorum bekleyişim bitmedi.
Biliyorum, bedenimiz olmasa da
Ruhlarımız kavuşacak nasılsa .’