"Yontu sanatından sanırım az çok anlayan bir genç, bir mezarın üzerine yaptırılmış olan mermer bir yontuya aşık olmuş. Bu yüzden çıldırmış ve zavallı deli, lahdin içinde bu güzel kadından ne kaldığını görmek için bir gün taşı kaldırmış.Budala!Bir de ne görsün..ne görmesi gerekiyorsa onu..Bir mumya!O zaman aklı başına gelmiş ve iskeleti kucaklayıp öperek "Seni böyle daha çok seviyorum" demiş. "Hiç olmazsa sen yaşamış olan bir şeysin; oysa ben hiçbir zaman bilinci olmayan bir taş parçasına gönül vermiştim."
Therese:
-Anlamıyorum, dedi.
Laurent:
-Ben de, diye yanıt verdi; ama belki de aşkta yontu, insanın kafasında canlandırdığı; mumya da, yüreğinde bulduğudur."
İlk kitap Yaşlı Adamın Savaşı'nın devamı olan kitap yine İthaki Yayınlarından çıkmış. Baskı kalitesi, çeviri gayet güzel.
Bu kez, ilk kitapta kısaca bahsedilen, hatta ilk kitabın kahramanı John Perry'nin birlikte bir operasyona katıldığı Hayalet Tugay'ın içindeyiz. Gerçek Doğan John Perry'nin aşkı, özel kuvvetler teğmeni Jane Sagan ile er Jared Dirac baş aktörler. Koloni Savunma Güçlerine ihanet eden bilim adamı Bouitin'in KSG kayıtlarında tutulan bilinci özel kuvvetler askeri Jared'in beyin şablonuna aktarılır. Maksat Boutin'in planlarını öğrenebilmektir.
İlk kitaba kıyasla daha derin karakter kurgusu, kainat boyutunda politik entriklarla sağlamlaştırılmış alt yapı kitabın artıları. Kitabın evreni her ne kadar kusursuz düşünülmüşse de; bahsi geçen ırkları (rrayler, elhesalar, obinler) dış özellikleri peki iyi tarif edilememiş, hatta zaman zaman duruma göre yeni özellikler eklenmiş, eksiltilmiş gibi geldi. İlk kitaptan beri hayran kaldığım akıllı kan, beyin dostu (ki bu çeviriler de harika olmuş) gibi teknolojik kurgular süper. Bence Scalzi'nin hayattaki en büyük şansızlığı Lucas'tan sonra dünyaya gelmek. Zira bu seri filme dahi çekilse ana temada Yıldız Savaşları'ndan araklanmış hissi verecek.
Telepati konusuyla oldukça ilgi çekici bir kitap... Ayrıca yayın hakları da Pegasus'da olunca bayağı özenilerek basılmış, çeviri gayet hoşuma gitti. Orjinal kapak kullanılarak çok iyi bir iş yapılmış, şahsen ben kitapları incelerken ilk olarak kapağı dikkatimi çekmişti ;)
Gelelim kitabımıza... Konu hoş, oldukça da merak uyandırıcı... Kitabın
SÜRVEYAN HEKİM
“Doktordan satılık araba” diye ilan verirler, çok doğru aslında.
Ne o arabayı kullanacak vakit bulursunuz, ne de düzenli bir hayatınız olur.
Hele bir de cerrahsanız, o uyku denen tatlı şeyle bir türlü buluşamazsınız.
Ben de Güneydoğu’da görev yaparken hem uykudan, hem de arabamdan mahrum kaldım. Zaten kullanmaya vakit