kitap bir geminin karadan ayrılmasıyla birlikte başlıyor.bu gemide dünya satranç şampiyonu mirko czentovic de bulunmaktadır.kitabın ilk bölümü czentovic'e ayrılmıştır.mirko babasını kaybettikten sonra bir peder tarafından yetiştirilir.bu çocuk öğrenim hayatı boyunca anlamak da,konuşmak da,iletişim kurmak da zorluk çekmektedir.peder tesadüf
Zweig'in geniş betimlemeleri bu kitapta da oldukça yaygın. Getirdiği bavulun eskiliği, gittiği yerin lüks olması, ikisi arasındaki çelişki ve çevresinde gördüklerini hayranlıkla süzmesi ayrıntılı bir şekilde anlatılıyor.
Zor şartlar altında okulu bitirip kimyager olmuş bir gencin hikayesini okuyoruz. Bir fabrikada iş bulduktan sonra çalışmasının
"Uyandığında yanı başında bir kartpostal buldu. Herkese yazılabilecek birkaç kelime yazılıydı üzerinde. Ancak Erika bu sıradan kelimeleri bile bir hediye olarak gördü, çünkü o adamın elleri yazmıştı bunları ona..."
Zweig'in kalemine hayran kalmamak mümkün değil, şimdiye kadar 15' i geçkin kitabını okudum, hiçbir kitapta hikayelerinin tekrarına düştüğüne şahit olmadım. Zewig'in kendine has üslubu, kelimeleri yerli yerinde ve tam hedefine göre kullanışı, karakterlerin sürekleyici ve macera dolu olaylar karışısında sergilediği davranışlar, her
Zweıg’ın okuduğum 10.kitabı ve puanım 10/10:)
Kitabı diğer okuduğum hepsinden açık ara daha başarılı buldum.Kurgudan çok yaşanmış,gerçek olaylardan yola çıkarak yazılmış olmasından dolayı olabilir bu...Zira “Rahel Tanrı’yla Hesaplaşıyor”kitabından da bu nedenle aynı tadı almıştım...
Konusuna gelince,Yahudiler için ilahi bir öneme sahip olan