Okuduğum kitaplar arasında muhakkak duygularımı çok etkileyenler olmuştur ancak keşke empati yeteneğimi bir kenara koyup okuyabilseydim dediğim ilk kitap “Açlık” oldu. Ana karakterimiz beş parasız, aç bir halde yazdıklarını satarak hayatta kalmaya çalışıyor ve yazarın betimlemeleri o kadar iyi ki adeta okuyucuyu da karakterle birlikte çaresizlikten kıvrandırıyor. Kitabı okurken sürekli ben olsam ne yapardım, nereden yemek veya para bulurdum diye düşündüm, kimi zaman karaktere çok üzüldüm kimi zaman ise çok sinirlendim. Aslında kitabın kurgusu tekdüze olsa da yazarın akıcı anlatımı ve biraz da karakterimizin deliliğin kıyısında gezinen davranışları sayesinde tempo düşmüyor bu nedenle kitabı okurken hiç sıkılmadım ancak zaman zaman bunalım hissi geldi bu da karakterle kurduğum empati ve yaşadıklarının bana ağır gelmesi nedeniyleydi.
Son olarak, bazı yorumlarda kitabın zor okunduğundan bahsediliyordu ancak bana bu hissiyat hiç gelmedi, genellikle Varlık Yayınları baskısını görsem de ben Kapra Yayıncılık’ın ciltli olanını almayı tercih ettim, belki fark çeviriden kaynaklı olabilir diye düşünüyorum. Okumayı düşünenlere şimdiden iyi okumalar diliyorum :)