“Bütün hayvanlar eşittir
ama bazı hayvanlar
öbürlerinden daha eşittir!”
İngiliz yazar George Orwell’ın mecazi bir dille yazdığı Hayvan Çiftliği romanı, çağdaş klasikler arasına girmiş, dünya edebiyatındaki yergi türünün başyapıtlarındandır.
Hayvanlar üzerinden sembolik olarak anlatılan bu romanda, olaylar İngiltere’de bir çiftlikte geçer. Hayvanlar daha ileri, daha eşitlikçi bir hayat için, kendilerini sömüren insanların kurduğu sisteme karşı gelerek yönetimi ele geçirir. Domuzların önderliğinde başlayan eşitlikçi hayat ideali, kısa zamanda yolundan sapar ve insanlardan daha acımasız, daha baskıcı bir diktatörlük kurulur.
Hayvanlar âlemini konu ediniyor gibi görünen kitapta, her hayvan sembolik bir insan tipini tasvir eder; kara mizah yoluyla toplum yapısına, düzene, yasalara da göndermelerde bulunur.
Kendinden sonraki birçok yazara ilham kaynağı olan George Orwell’ın iğneleyici anlatımı, pek çok ülkede sansürlenmeye çalışılmış olsa da Hayvan Çiftliği öyle bir eserdir ki ana fikrinden hiçbir zaman uzaklaşmaz.
