Patasana, insanın yüreğindeki karanlık bölgeyi hissetmişti. Ama bunu nasıl tanımlayacağını bilmiyordu. Gelecek kuşakların daha iyi olacağı umuduna sarılarak, suçu tanrıların üzerine atarak işin içinden çıkmaya çalıştı. Patasana, bir aydındı, birçok saf aydın gibi yazdıklarının insanları etkileyeceği, onları değiştireceği yanılgısına kapılmıştı. Oysa insanın dinden, bilimden, sanattan, felsefeden etkilenerek olumlu yönde değişmesi içi boş, pembe bir düşten başka bir şey değildir. İnsanı asıl etkileyen ne din, ne sanat, ne bilimdir, insanı asıl etkileyen olgu, ölümdür.
Aşk ulaşamayacağın birini abartarak Onun kafandaki ideal kişi olduğunu sanarak tutkuyla bağlanmaktir. Aradaki engeller ne kadar artarsa bu yanılsama o kadar tutkulu olacaktır .