Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Oğuzhan Koçyiğit

216 syf.
·
Puan vermedi
·
22 günde okudu
Annesini kaybettikten sonra, düşüncelerin sarmal sarmal dolaştığı bu kitabı yazmış Virginia Woolf. Kendisinin en ilginç kitabı olarak görülmekle birlikte otobiyografik bir yanı olduğu da așikar. Bilinç akıșı teknigini kullanıyor, Woolf. Okuyucuların kitabı bitirememe, yarıda bırakma ve zorlanma sebebi de doğrudan bu teknikle alakalı. Sanıyorum,
Deniz Feneri
Deniz FeneriVirginia Woolf · İş Bankası Kültür Yayınları · 20215,9bin okunma
Reklam
1/10 puan verdi
Böyle boş bir dergi okuduğumu hatırlamıyorum. Final haftam olduğu için kitap yerine yanımda sadece bir dergi ile yola çıktım. Ve dergideki bütün kısımları okudum. Hemen hemen tüm yazıların amacı, geleceği nokta birkaç cümle ile birlikte anlaşılabiliyor. Manipüle edici dergilerin en başında gelmesi gerektiğine inanmakla birlikte bu dergiyi okuduğum için kendime de kızıyorum; çok değerli vakitler var.... Arada bir iki Sezai Karakoç ve Tanpınar gibi müthiş usta yazarlarımıza yer vermişler... Bunun amacı nedir acaba? Bilemiyorum seksshop, chp hedefleri, argo ile edebiyat yapmak (!) Bunlar edebiyat dergisinde varsa... Ben yokum. Bir daha da okuyacağımı düşünmüyorum. Herkese iyi okumalar ve geceler dilerim :)
OT Dergi - Sayı 106 (Ocak 2022)
OT Dergi - Sayı 106 (Ocak 2022)Ot Dergisi · Ot Dergisi Yayınları · 2022199 okunma
216 syf.
1/10 puan verdi
·
7 günde okudu
PIEDRA IRMAĞI'NIN KIYISINDA OTURDUM, GÜLÜMSEDİM!
Nasıl güzel inceleme yazacağım diye kaygıya ve kasıntılara girmeden başlamak istiyorum... Kitabın tek anlattığı şey "Aşk". Bir kadın ağzından aşk... İki insanın birbirini delice sevmesi ve kavuşmalarına giden yolda çektikleri acılar... Kitabı okurken ilgimi çeken hemen hemen hiçbir şey olmadı. Sadece ara ara birden güzel sözler çıktı
Piedra Irmağı'nın Kıyısında Oturdum Ağladım
Piedra Irmağı'nın Kıyısında Oturdum AğladımPaulo Coelho · Can Yayınları · 20198,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
343 syf.
7/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Damalı adında bir köy... Bir köyde olması gereken her gelenek iyisiyle kötüsüyle Damalı'da var. Damalı' nın bir öğretmeni var. Hoca yalnızca çocuklara ders vermekle kalmayıp köylüyü de akıllandırıyor. Akıllanan köylüler ne kadar "koyun" olduklarını anlıyor ve ektikleri, biçtikleri toprakların mallarının aslında kendilerine ait
Onuncu Köy
Onuncu KöyFakir Baykurt · Literatür Yayıncılık · 20101,119 okunma
572 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
ACIMASIZ OLMA ȘİMDİ BU KADAR! Sanırım bir Victor Hugo eseri okuduğumu unutarak, büyük bir sıradanlıkla ve özensizlikle, yatağımın bașucuna geçerek sessizce okumaya koyulmuștum bu kitabı. Sanki daha önce Sefiller okumamıșım gibi, Bir İdam M. Okumamıșım gibi cahil ve aldırmazdım. Hepimiz bir romana bașladığımızda sonucun neler olacağını, ya
Notre Dame'in Kamburu
Notre Dame'in KamburuVictor Hugo · Venedik Yayınları · 201832,8bin okunma
Reklam
934 syf.
10/10 puan verdi
·
28 günde okudu
Dostoyevski'den kaderin bir cilvesi daha!
Kimilerimiz dine sıkı sıkıya bağlıyız. Bu yoldan ötesini kabul etmiyor, edemiyor; ve hayatımıza bu kutsallık çevresinde anlam kazandırıyoruz. Eylemlerimizi yaparken, her zaman dini düşünüyor, kafamızda tartıyor, kim bilir tatmin oluyoruz veya karamsar kalıyoruz... Dinine düşkün insanlarda, objektif olarak bakacak olursak oldukça tuhaf birtakım
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Dionis Yayınları · 201734,7bin okunma
266 syf.
6/10 puan verdi
·
7 günde okudu
KARMAȘA Son sözü yazana sesleniyorum: Abi sen ne sıkıcı, ne uzun; ne karmașık sözler yazmıșsın! Cesur Yeni Dünya, birçok açıdan eleștirilebilecek, hem alt edilebilecek hem de göğe çıkarabilecek, kusurlu ve kusursuz ama bana göre birtakım hatalarla örtülü ilginç bir Distopik ürün. Neden böyle karamsarca bir cümle kurdum..?
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,4bin okunma
218 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
ÇOK AĞIR! Bu kıdemli eser okunurken kaç yürek yerinden oynadı bir düșünüyorum... Bașlı bașına hikayeciklerin hepsi de Sentimental (Dramatizm) doluydu. Dostoyevski, 'durun biraz da okuyucuyu salt üzmekten bașka bir șey yapmayayım' demiș olmalı: En okunmuș ve herkes tarafından bilinen Beyaz Geceler'de okunulmaya bașlar bașlamaz,
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202074,4bin okunma
156 syf.
3/10 puan verdi
·
8 günde okudu
GENEL ANLAMDA: PUANİM 3 Selim Ileri... Edebiyatımızda Bireyin iç dünyasını esas alan anlatıma dahil olan Ileri, Cumartesi yalnızlığında ne anlatıyor? Ortadaki birkaç hikayeyi saymazsak hemen hemen tüm hikayelerine sinmiș: onun bunun kocası, karısı, sevgilisi; aldatmıșlığı, sokakta gezmișliği, hayattan firar olușu vs vs. durumlar var. Eyvallah, bunlar kimi zaman gayet güzel temalar ile süslenebiliyor, Ileri'nin șiirsel anlatımı ile zenginleșebiliyor... Ama, ama karakterler ne olacak? Karakter kim? O ilk hikayelerinde Selim Ileri kimi anlatıyordu?.. Kimi anlatıyordu Selim Ileri? Sahiden ilk hikayelerde değil çoğunluğunda kimin anlatıldığını karıștırarak ve bunun verdiği bıkkınlığı içinize atarak kendi çapınızda okumaya çalıșıyorsunuz. Bazen, çok güzel cümleler ile karșılașıyor ve șiir gibi okuyorsunuz adeta! Bir de Ileri'nin argo kelimeleri ve cinsel betimlemeleri köșeye kenara sızıyor, e rahatsız da olacaksınız efendim! Okuduğum bu eserde beni etkileyen iki hikaye vardır ki, birisi Nazım Hikmet'i akıllarda canlandıran hikayesi... Diğeri de Kitabın sondan bir önceki hikayesi olan "Prens Hamlet'in Trajik Öyküsü" öyleki bu son öykü muhteșemdi. Bilmiyorum, belki de ben Tiyatroyu veya sinemayı sevdiğim içindir... Çok iyiydi ve ismi gibi trajedikti bu sadece BIR öykücük. Ama genel anlamda akıllarda kalamayacak, uçup gidecek, bence bașarısız hikayelerdi. Selim Ileri belki de bașka romanlarında, hikayelerinde bambașkadır, daha harika ve canlı eserler bırakmıștır.. Belki ben en kötü kitabını okumuș bulundum.. Bunları düșünmeden edemedim. Ama beğenmedim "Cumartesi Yalnızlığı" nı...
Cumartesi Yalnızlığı
Cumartesi YalnızlığıSelim İleri · Everest Yayınları · 2014431 okunma
382 syf.
10/10 puan verdi
·
21 günde okudu
Dikkat! Türk edebiyatının "AKILLARA ZARAR" bir kitabının incelemesini okuyorsunuz! Zamanın hızlıca akıp gittiği devrimizde, yapılan hiçbir eylemin geri dönüșü yoktur. Insanlar, o anda, o saniyede ne tavırda ne davranıșta bulunuyorlar ise o "O zamanda" kayıtlıdır ve bir daha o ana ulașamayız. Bu konunun kesinliğini
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341,7bin okunma
Reklam
348 syf.
10/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Abdullah Efendi'nin Rüyaları ile başlıyor bu mükemmel eser... Huzursuzluğun ve biçareliğin dönüp dolaştığı bir benlikte, bir türlü içinden çıkmak bilinmeyen karamsarlık ve korkunçluklara şahit oluyoruz. Gerçekten güzel bir rüya mı, yoksa evreninin kötü yüzünü, karanlık bölgelerini göstermeye çalışan bir kÂbus mu anlatılanlar? İşte Ahmet Hamdi
Hikayeler
HikayelerAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20131,266 okunma
286 syf.
3/10 puan verdi
·
26 günde okudu
Bu neydi șimdi? Daha yeni bitirmenin sıcaklığı ve dehșeti ile geldim buralara. Mehmet Rauf'un Servet- i Fünun döneminin, Türk Edebiyatımızın ilk Psikolojik romanı diye nitelendirdiğiniz "Eylül" kitabı hiç de iyi değildi. Baștan belirtmek gerek: Buhran.. Buhran... Sadece buhran. Kitap boyunca yalnızca iki karakterin hayata yenik düșüșlerini, iç çatıșmalarını okuyoruz. Belli süre sonra sersemliyoruz yahu! Yeter. Ișlenecek konu bulunamayıp neden böylesine uğursuz ve iğrenç bir tema ile kitap yazılıyor ki? Süreyya Beyefendi, hakkında dolu dolu betimleme istiyor insan. Karısına sarılmasını ve ondan bașkasını önemsememesini, onunla bütünleșmesini, Onu Necip'e kaptırmamasını istiyor insan. Ama Pöh! Masal bunlar. Mehmet Rauf, inatla iki karaktere yoğunlașıp, önemsenmesi gereken karakteri Maymuna çevirmiș resmen. Sevmedim arkadaș ben! Olmamıș! Beğenmedim. 3 puan veriyorum. Gereksiz bir kitap. GEREKSIZ.
Eylül
EylülMehmet Rauf · İnkılap Kitabevi · 201739,8bin okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Yaklașık olarak 2 aydır elimde sürünmekte olan 'Edebiyatımızın ilk tarihi romanı' diye nitelendirilen Cezmi, Namık Kemal'in șairaneliğinin parçacıkları ile dolu resmen. Bu eser yalnızca tarihi bir olayı anlatmıyor. Içerisinde șiir mi dersiniz, Mektubatlar mı dersiniz her türlü türü ısrarla okuyucusuna sunuyor. Cezmi karakterini daha fazla okumak ve tahlil etmek isterdim ancak yazar Adil Giray ve Perihan üzerinden anlatımı sergilemiș. Ne yazık ki kitapta beni çok sıkan ve bunaltan uzunlukta betimleme ve gereksiz hadiselerde mevcuttu. Namık Kemal Usta gerçekten ilklerin ve harikalıkların șairi ancak bu romanda tam bir belirginlik olușturamamıș. Eserinde birçok karmașa hakim. Ama șunu söyleyebilirim, içinde o kadar güzel bir sanat var ki; amaan hatalı romansa hatalı, sanat kokuyor sanat demeden edemiyorsunuz. Özellikle son dakikalae çok heyecanlı idi. Herkesin okuyabileceği bir kitap değil.
Cezmi
CezmiNamık Kemal · Dorlion Yayınları · 20174,626 okunma