Müslim'in Ümmü Habibe radıyallahu anhâdan naklettiği efrad hadislerden birinde Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmaktadır: "Her gün farzların dışında on iki rekât nafile namaz kılan Müslüman kul için cennette bir ev bina edilir. "243 Tirmizi de aynı hadisi ayrıntılı olarak şöyle nakletmiştir: "Kim bir gün ve gece içerisinde on iki rekât namaz kılarsa cennette kendisi için bir eu bina edilir. Bu on iki rekât şunlardır: Öğleden önce dört rekât, sonrasında iki rekât, akşamdan sonra iki rekât, yatsıdan sonra iki rekât, sabahtan önce iki rekât, "244 (243. Müslim, 103, 728; Ebû Dâvûd, 1250; İbni Mâce, 1141) (244. Tirmizi, 415; Nesâî, 3/262)
Reklam
"Allah'ın ipine hep beraber sımsıkı sarılın. Parça parça olmayın." (Al-i İmran, 103)
Beka YayınlarıKitabı okudu
23/Müminun Suresi
101. Sura üfürüldüğü gün, artık ailenin, akrabanın bir yararı yoktur. Birbirlerinden soramazlar! 102. Kimlerin tartısı ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerdir. 103. Ve kimin tartısı hafif gelirse, işte onlar kendilerine yazık edenlerdir; Cehennem'de sürekli kalıcıdırlar.
Tabii burada bir hususu da gözden kaçırmamak gerekir nokta terbiye etme adına aşırıya gidip çocukları gerçek hayattan koparmak, hatta bazen ruh sağlıklarını bozacak kadar işi ileriye götürmek de başlı başına bir kıyımdır. Terbiye vermek adına aşırılık göstermek, ileride telafisi zor sonuçlar doğuracaktır. Dolayısıyla terbiyeden yoksunluk da terbiyedeki aşırılıkta büyük hatadır. İfrattan da tefritten de sakınmak gerekir. S:103
Nitekim çiftçinin elindeki bir Başak misali, çocuk anne babaya teslim edilmiştir. Gerçek şu ki, "başağın iyi yetişmesine engel, zararlı otlar değil, çiftçinin ihmalidir." S:103
Reklam
O halde her anne baba, Yüce Allah'ın haber verdiği kötü sona maruz kalmaktan sakınmalı, çoluk çocuğun terbiyesini ihmal etmemeli ve bu konuda gerekli hassasiyeti göstermelidir. Akıl sahibi ve inanan bir kişi, bundan başka seçeceğinin olmadığını da iyi bilmelidir. S:103
Yüce Allah bu konuda şöyle buyurmaktadır: "Namaz müminler üze rine vakitleri belli bir farzdır." (Nisa, 4/103) Ebû Hureyre radıyallâhu anhın rivayet ettiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: "Sizden birinizin kapısının önünde bir nehir aksa ve günde beş kere onunla yıkansa kirinden eser kalır mı? Dediler ki, kirinden hiçbir eser kalmaz. Bunun üzerine şöyle buyurdu: Beş vakit namaz da buna benzer; Allah onlar sayesinde bütün günahları siler. " (Buhârî, 528; Müslim, 667)
“Asra yemin ederim ki insan gerçekten ziyan içindedir. Bundan ancak iman edip iyi ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır.” (Asr, 103/1-3) Mesaj: 391. İman ve sâlih amel, sahibinin kurtuluşuna sebeptir. 392. Sâlih amel önce sahih bir imanı gerektirir. Allah için olmayan hiçbir fiil sâlih amel değildir.
Sayfa 601Kitabı okudu
"Allah'ın dinine ve Kur'ân'a hep birlikte sımsıkı sarılın." Âl-i İmrân Sûresi, 3:103.
Reklam
Rüşvet verilecek bir kapıcısı, kapısına gidilecek bir veziri olmayan ve O'na sırrını açıp rızk isteyenlere kapısını kapatmayan Allah'a hamd olsun. Dileyen namaz kılarak O'nun dergahına girer. Namaz için evler hazırlamış, orada nafile namaz kılanları sevmiş ve farz namazları kılmayanlardan hoşlanmamıştır: "Namaz, müminler üzerine vakitleri belli bir farzdır." (Nisa, 4/103) Secde ettiğinde O'na yakın olanların hamd ettiği gibi O'na hamd ederim. Araplar'ın ve Arap olmayanların en şereflisi olan elçisi Muhammed'e, onun ashabına ve bağlılarına bir namazın vakti girip kılınması farz olduğu (dünya durduğu) sürece salât ve çokça selām ederim.
Kehf/103,104,105
De ki: "Size, (yaptıkları) işler bakımından en çok ziyana uğrayanları bildirelim mi? (Bunlar) iyi işler yaptıklarını sandıkları hâlde, dünya hayatında çabaları boşa giden kimselerdir." İşte onlar, Rablerinin âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr eden, bu yüzden amelleri boşa giden kimselerdir ki biz onlar için kıyamet gününde hiçbir ölçü tutmayacağız.
Kıyamet terazisinde ağır çeken iman ve salih ameldir. Kâfirlerin ise hayırlı işleri bulunmadığından mizanları boş kalacak, dünyada çoğu insanın değer verdiği şeyler orada değersiz sayılacaktır.Kitabı okuyor
20/Taha Suresi
102. O gün, Sur'a üfürülür. O gün, mücrimleri şaşkınlıktan gözleri donuklaşmış olarak toplayacağız. 103. "Dünya hayatınız sadece on gün sürdü değil mi?" diye aralarında fısıldaşırlar. 104. Biz, aralarında ne konuştuklarını çok iyi biliriz. Onlardan isabetli olanı, "Olsa olsa bir gün kaldınız." diyecek. 105. Sana dağlardan soruyorlar. De ki: "Rabb'im onları ufalayıp savuracak." 106. "Onları dümdüz araziye çevirecektir." 107. Orada ne bir çukur ne de bir tümsek göremezsin. 108. O gün, hiçbir tarafa sapmadan, davetçiye uyarlar. Rahman'a karşı sesler kısılmıştır. Fısıltıdan başka bir şey işitemezsin. 109. İzin Günü, şefaat fayda vermez. Rahman'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimse hariç. 110. Onların önlerindekini ve arkalarındakini bilir. Ama onlar, O'nu bilgice kavrayamazlar. 111. Yüzler, Hayy ve Kayyum olanın önünde eğilmiştir. Zulüm taşıyıcılar perişan olmuştur. 112. İnanan biri olarak salihatı yapan kimse ise haksızlığa uğramaktan da hakkının yeneceğinden de korkmaz.
AMELLERİN KONUŞTUĞU GÜN
“O gün geldiğinde Allah’ın izni olmadan hiç kimse konuşamaz. Onlardan kimi bedbahttır, kimi mutlu!”(Hûd, 11/105) Bilgi: Ahiret gününün diğer ismi de “hesap” günüdür. 103. ayette “bütün insanların bir araya toplandığı gün” diye tarif edilen hesap günü, fani dünya hayatının hesabını vereceğimiz gündür. O gün büyük bir mahkeme kurulacaktır. Burada herkes, iman ve amel durumuna göre değerlendirilecektir. Herkes yaptığının karşılığını tam olarak alacak, insanlar; mutlular/cennetlikler ve bedbahtlar/cehennemlikler olmak üzere ikiye ayrılacaktır. Ayetin devamında ise bu kimselerin ahiretteki durumları anlatılmıştır.
Sayfa 36 - DİBKitabı okuyor
18/Kehf Suresi
103. De ki: "Size, yaptıklarından dolayı en çok kayba uğrayanları haber verelim mi?" 104. "Onlar, dünya hayatında iyi işler yaptıklarını sanırlarken, yaptıkları boşa gitmiş olan kimselerdir." 105. İşte onlar, Rabblerinin ayetlerini ve O'na kavuşmayı inkar edenlerdir. Bu nedenle onların bütün yaptıkları boşa gitmiştir. Artık Kıyamet Günü onlara hiçbir değer vermeyiz. 106. Küfretmeleri, ayetlerimi ve resullerimi alaya almaları nedeniyle onların cezaları Cehennem'dir. 107. İman edip, salihatı yapanların ikramı Firdevs Cennetleridir. 108. Orada devamlı kalırlar. Asla ayrılmak istemezler.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.