155 syf.
9/10 puan verdi
Mikrofonlarımız Doğu Türkistan'da
Mehmet Levent Kaya Türkiye'deki sayılı Moğol dili uzmanlarından birisi ama sadece Moğol dili değil, Türk-Altay dilleri uzmanı aynı zamanda. Üstelik bu uzmanlığını sadece teoride bırakmamış, uzun yıllar Moğolistan başta olmak üzere o coğrafyadaki pek çok ülkede yaşamış, öğrenim görmüş bir yazar. Şu anda da Moğolistan'da bulunuyor. Doğu
Doğu Türkistan'dan Haber Var
Doğu Türkistan'dan Haber VarMehmet Levent Kaya · Alka Yayınevi · 202032 okunma
68 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Ölüm zamanını kendi elleriyle seçen Zweig, bu kitabında aşkın tek kişilik halini sorgulatıyor bize. Adı bilinmeyen bir kadının yazar R.’ye olan aşkını anlattığı bir mektup aslında kitabımız. Bilinmeyen kadının biyografisi de diyebiliriz. Bilinmeyen kadın ( kitapta ismi geçmiyor) kapı komşusu yazar R.’yi ilk kez 13 yaşında görüyor. Ve bir
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,2bin okunma
Reklam
68 syf.
9/10 puan verdi
Bir miktar açıklama ve ipucu içeriyor! Bilinmeyen Kadın henüz 13 yaşında tutuluyor adama saf bir aşkla büyük bir heyecanla gelip geçiyor adamın hayatından, adam hiç bilmeden... Adam kadını fiziken görse de bakışlarındaki anlamı hissetmiyor. Zaman geçince yeniden çıkıyor karşısına bir umut yıllar önce gördüğü küçük kadını hatırlar diye ama nafile.. Adam etrafındaki kadını farkeder ve birlikte olurlar, bir yolculuğa çıkacağını dönünce kadına haber vereceğini söyler ama adam kadını unutmuştur bile. Bilinmeyen kadın adamın çocuğunu sessiz sedasız getirir dünyaya ve ona bakabilmek için kendini satmaya başlar aradan zaman geçer ve kadın bu kez adamın karşısına bir hayat kadını olarak çıkar. Asıl üzücü olan adamın kadını yine hatırlamıyor olmasıdır. Kadın adama yine karşı koyamıyor ancak yolları yeniden ayrılıyor. Kadının ölüm vakti geldiğinde adama bir mektup yazıyor. Ömrünü meşgul eden bu aşkı adama anlatmamasının sebebi ona karşı aynı şeyleri hissetmeyen insanda yük oluşturmak istememesidir. Aşık olduğu adamın adından bile bahsetmiyor bilinmeyen kadın. Tek taraflı büyük aşkına zaman zaman kızıyor insan ama buna aşk diyebiliyorsak eğer bu aşkın içinde barındırdığı naifliği hiç unutmak istemiyorum. Eğer buna aşk diyebiliyorsak ben bilinmeyen kadının içindeki yangını hiç unutmak istemiyorum. Dünya onun için böylesine acımasız bir yerken sırf aşık olduğu adama yük olmamak için kendi hayatından vazgeçen bu kadını hiç unutmayacağım..
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,2bin okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Hayat kısa değil, biz farkında değiliz.
Franz Kafka, 41 yıl kadar kısa hayatının, son 4 yılını 41 yıldan uzun yaşayan Sizin F. Kafka ve Milena arasında 13 yaş farkı vardı bu devirde ayıplanıyor ya bu tür yaş farkları bu kitap en güzel şekilde özetliyor ki kalbimizin yaşı yoktur. 1920 yılları şimdinin "koronavirüsünden" daha etkili pandemisi "İspanyol gribi" etkisinde kayıp, yorgun, kırgın ve öksürük yılları, etkisi inanılmaz tüm dünya nüfusu etkileniyor gripten.(kimse bilmiyor sağlık sistemi zayıf).Franz Kafka veremin pençesinde. Franz Kafka, çok az görüştüğü kişiye(Milena'ya) ömrünün son 4 senesinin hemen hemen her günü mektup yazdı tutkulu Milenasına.. onun bu sözü herşeyi özetliyor belkide; "Bugün Milena, Milena, Milena - başka bir şey yazmayacağım." ☆ Çok şey yazmak istiyorum ama siz yazdıklarımdan ilham alın bu kitabı mutlaka okuyun benden daha farklı, daha fazla yazın.
Milena'ya Mektuplar
Milena'ya MektuplarFranz Kafka · Can Yayınları · 202355bin okunma
1909 yılı Mart ayının 13'ünde Lev Nikolayeviç Tolstoy bir sohbet sırasında dedi ki: Bir anneden mektup aldım. Yazıyor ki ; çocuklarımın babası müslümandır ben ise hristiyanım. İki oğlum var biri talebidir, öbürü zabit. Her ikisi de İslam dinine geçmek istiyor. Tolstoy'un bu sözü üzerine Sofia Andreyevna(Tolstoyun Arkadaşı)" belki de oğulları çok eşli olmak için Müslüman olmak istiyorlardır"der. Tolstoy: Ne olur ki.. Sanki bizde çok eşliler az mı?
Cyrano De Bergerac
"Bu mektup yüz kez yazıldı benim içimde, baştan yazıldı yüz kez de; evet, o artık hazır, evet, artık ruhum bu harflerin içinde, ve bence tek yapmam gereken, onu kopya etmek bir yere." Bu, Cyrano Bergerac'ın aşk mektubu yazarken kullandığı bir cümle. Mektubu hiç düşünmeden yazdığını, çünkü sözcüklerin zaten kalbinde yazılı olduğunu anlatıyor.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.