Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İslam Komiserliği, propaganda işi için, Sovyet vatanseverlerinden yararlanır. Bu vatanseverler Sovyet Hükümeti tarafından maddi bakımdan desteklenir. Onların gayretleri, Sınır boylarındaki Müslüman memleketlerinde, şeriat temeline dayanarak, Sovyet idaresini kuvvetlendirmek gayesine yönelmiştir. Halbuki bu şeriat, milli demokratik hükümetlerin
Benim 150 yaşında bir tanıdığım yok, sizin var mi? Kesinlikle şu an sahip olduğumuz ne varsa bir gün yitip gidecek. Ve bütün bunları bile bile ne yapmaya çalışıyoruz biz? Aişe anamız ağlarken, Hazret-i Ömer ayetin ağırlığından yataklara düşerken; ne kadar ciddiye almışız bu meseleyi? Hayatımızın hangi alanında gündem etmişiz? Bizler hayatları boyunca ev araba taksiti ödeyen insanlara evrilmişiz. SGK'ı bir işimiz olunca, cenneti de garantiledik sanmışız adeta. Her akşam televizyon karşısında meyve yemekle sonlanan bir hayatın başka bir izahı olamaz zira .Fenomen kıyafetleri, son model telefon, koltuk takımı için hayatımızı ipotek etmişiz. Ama dünya bu, yetişemiyorsun ki didinerek, borçlanarak, zorlanarak tam en üst model arabayı alıyorsun, bir yenisi çıkıyor. Ayağını yerden kesiyor kesmesine ama başkası daha iyisine biniyor diye kişiye aldığı araba dahi artık bir binek değil rahatsız edici ve bir üst modeli alınması gereken hurda moduna giriyor. E tabi bunu almak için çektiği kredinin de adı bir anda "ihtiyaç kredisi" oluveriyor. Allah(c.c) ve Rasulü'ne ﷺ savaş açmak bir ihtiyaç(!)" haline geliyor.
Reklam
...Kafkasya'daki ilk Rus etkisinin başlangıcı, 1552 yılında görülür. O sene iki Çerkes beyi Moskova'ya gelerek, Çar İvan'ın kendilerini himayesi altına alması için ricada bulundular. Kazan'ın sessizliğinden sonra Rus nüfuzu büsbütün artar. 1555'de Katkas beylerinden birkaçının, 150 kişiden oluşan bir heyetle Moskova'ya geldikleri Rusya'nın himayesini istedikleri de söylenir, Gelenlerin Osmanlı-Türk ve Kırım Tatarlarının baskısından kurtarılmalarını istedikleri anlaşılıyor.
Çeçenler'in değeri değişmez olan Tanrısı "Dele" idi. Yıldırım Tanrısı Seli olup, bu Tanrı, Tanrılar arasında büyük rol oynardı. Seli'nin kızı olan Seli Sata bakire kızların koruyucusu idi. Bundan başka Güneş Tanrısı ve annesi de vardır. Fırtınaların annesi olan Ded-sinan da önemli bir Tanrıça idi. Bunun yedi oğlu semaya uçmuş,
525 syf.
6/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Kitap kısaca yolculuklardan ibaretti. Sürekli bir yerden bir yere gidiliyordu. Özellikle ilk 150 sayfa çok yavaş aktı. Yazar önce romantizmi hızlıca vermiş (sadece yazıda düşmandılar) sonra da aralarda olsak mı olmasak mı romantizmi serpiştirmiş, kitabı anlamamız için detayları yavaşça vermiş, geçmişten yavaşça ama çok bahsetmiş ve özellikle Kazi’nin kendi düşüncelerinde sürekli tekrarlar yapmıştı. Aksiyon çok olmadı, olduğunda her şey çok kolay ilerliyordu. Kazi’nin iyi olduğunu sadece Kazi’nin “ben iyiyim” demesiyle anlıyorduk, kitap boyunca öyle acayip şeyler yapmadı. Olan olayları da bir türlü umursayamadım. Ama Ballenger ailesini çok sevdim, aynı zamanda Synove’yi de çok sevdim. Kitabı biraz onlar için biraz da yazarın yazımı için okudum çünkü yazarın dili gerçekten çok iyiydi. Çok sıkıcı kısımları bile bir şekilde okutuyordu, çeviri de başarılıydı. Diğer kitapta nabzın biraz daha artacağını umuyorum.
Hırsızların Dansı
Hırsızların DansıMary E. Pearson · Martı Yayınları · 20221,405 okunma
Bir kadın cemaati: Kubeysiyyat
Ebu'n Nür'm bünyesinden, üyeleri yalnızca kadınlardan oluşan bir cemaat de çıkmış: "Kubeysiyyatın 1970'lerin başında, Seyh himed Keftarinun kadın talebelerinden Munira Kubeysi (d 1933) tarafından kurulan ve halk arasındaki ismi de ona atfedilen cemaat, kendisini "Davet Grubu" olarak adlandırıyor. Okullar da camilerde,
Sayfa 294
Reklam
BİLANÇO TABLOSU BİR MUHASEBE
Görüşlerimi toparlamaya hazırlanırken, bu bölümde birkaç noktaya temas etmek istiyorum. Öncelikle, İngilizlerin Hindistan'da yaptıkları her şeyi kötülemek gibi bir niyetim olmadığını söyleyeyim. İnsanoğlunun yaptığı her işte olduğu gibi sömürgeciliğin de olumlu ve olumsuz tarafları vardı. Hindistan'daki bütün İngiliz yetkililer Clive
416 syf.
5/10 puan verdi
·
19 günde okudu
Şimdi ne desem , ne yazsam bilemiyorum Bu güne kadar ki tüm paylaşımlarımda hep objektif ve tarafsız oldum. " Bir Kimya Meselesi " nin o kadar çok reklam çalışması yapıldı ki. Bir çok kitap paylaşım sayfasında paylaşıldı , bir çok arkadaşım da beğenmiş ve övgü ile bahsetmiş kitaptan. O kadar merak ettim ve okumak istedim ki farkında olmadan beklentimi çok yükselttim galiba . Kesinlikle kötü bir kitap değil yanlış anlaşılmasın hatta 1950 lerde yalnız bir annenin ayakta kalma mücadelesi çok güzel anlatılmış ( Bu arada her satırda Atatürk ün bize verdiği haklara hep şükrettim ) amaa maalesef asla arka kapağında yazdığı gibi " Gülmekten kırıp geçiren bir mizah" ben okumadım. Şu an 300 sayfadayım kitap bitmek üzere son 150 sayfada açılırsa onu bilemem. Burada da reklamın önemi ortaya çıkıyor zira bundan çok daha güzel kitaplar okumuşluğum var ama bu kadar reklamı yapılmamış En çook Calvin' in ölümüne üzüldüm. Karakterler çoook tatlı aslında her birini ayrı ayrı sevdim
Bir Kimya Meselesi
Bir Kimya MeselesiBonnie Garmus · Altın Kitaplar · 20232,042 okunma
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.