_Kadın üzerine yazı yazarken kalemi gökkuşağına batırıp, mürekkebi kelebek kanatlarının tozu ile kurulayacaksınız.
_Herkesin vardır bir köpeği. Bakan, kralın köpeği; memur, bakanın köpeği; kadın, kocasının köpeği, ya da adam karısının köpeği.
_Hakikati dinleyecek kadar güçlü olmadığınız için sıradan birisiniz.
_Yetenek ve erdemin insanlara bir
1946 YIKIMI, Yapay Bir Demokrasi
En iyi niyetli işlerin ve davranışların bile komünizmle suçlaması işini zorlaştırıyordu. Bu ortamda çok ilginç gelişmeler oluyor, ırkçılar Turancılar, her yeri yakıp yıkıyordu. Komünizme karşı olanlarla Kemalizme karşı olanlar bir noktada birleşiyordu. Demokrasiye geçerken Kemalist bürokratlara kıyım hazırlanıyordu. Bu aynı zamanda Köy Enstitülerinin sonu demekti.
Sayfa 599Kitabı okudu
1946 YIKIMI
Asıl acımasız davranılan konu, bu kurumlarda uygulanan karma eğitimdi. Kız ve erkeklerin aynı çatı altında bulunması, aynı ders ve işleri yapmasıydı. Oysa ülke nüfusunun yüzde seksenini oluşturan köylü halk, kadın erkek, çoluk çocuk demeden, gecede gündüzde, yokluk kıtlık içinde doğayla vb. güçlükle, birlikte, yanyana elele boğuşuyordu.
Sayfa 538Kitabı okudu
1946 YIKIMI
Eleştirilerin bir bölümü, Osmanlı döneminden beri bilinen kentli yargısıydı. Onlar, köylüleri kendilerini sırtında taşıyan bir kesim olarak görmeye alışmışlardı. Bunun değişeceği akıllarında yoktu. Yeni eğitim, köylünün uyanmasından çıkarı bozulacağını sananları tedirgin etmişti. Bunlar daha çok kent eşrafı, köy ağaları ve din gericileri gibi kesimlerdi. Klasik yönetici ve politikacılardı.
Sayfa 538Kitabı okudu
1946 YIKIMI
"Herkes okursa çobanlık yapacak insan kalmayacağı" kaygısına kapılan tutucu eğitimcilerle çıkarcı politikacılar, eleştirenlerin başında geliyordu. Onlar, Atatürk'ün varlığına karşın, yıllarca Türk eğitimini oyalamışlar, ülkenin beklentisine uygun bir yol yöntem bulamayarak para ve zaman kaybına neden olmuşlardı.
Sayfa 533Kitabı okudu
1946 YIKIMI
Köy Enstitüleri gibi benzeri görülmemiş bir atılımın toplumda şaşkınlık yaratacağı doğaldı. Köylüyü amaçlaması ve niteliğinin onların gereksinmelerine uygun olması, eğitimi yalnızca seçkinlere özgü görenlerden büyük eleştiri aldı.... Gelenekçi bir toplum olarak her yeniliğe karşı çıkma eğilimimiz baskındı.
Sayfa 533Kitabı okudu