Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Atatürk'ün cenaze töreni için ayrılan meblağa dair..
Cumhuriyet gazetesinin aktardığına göre, 15 Kasım 1938'de, TBMM'de yapılan dört saatlik müzakerelerin ardından, cenaze masrafları için 500.000 liralık bir ödenek ayrılması kararlaştırılmıştı. Bu para sadece 15 yıl önce vermiş olduğu kendi Kurtuluş Savaşı'nın iktisadi yaralarını iyileştirmeye uğraşan genç Türkiye Cumhuriyeti için
Osmanlıların Birinci Dünya Savaşı'na girip girmemeleri meselesi hâlâ tartışılan konular arasındadır. Çünkü bu savaşa girmeyi gereksiz bulanlar olduğu gibi Almanlar safında savaşa girmeyi büsbütün hatalı sayanlar da vardır. Fakat o devre ait belgeler, henüz tamamen bilinmediğine göre varılmış olan çeşitli kanı ve yargıların yanlış olma ihtimali de akla gelebilir. Bununla beraber, 1914 yılından önceki Osmanlı İmparatorluğu haritasına göz atanlar, Birinci Dünya Savaşı sonunda kaybedilen büyük toprak parçalarını görünce Türkleri bu savaşa sokanları suçsuz sayamaz ve bu sebeple de onları affedemez. Böyle olacağını anlamış oldukları içindir ki, Birinci Dünya Savaşı'na katılmakta birinci derecede rol oynamış olan birkaç kişi, savaşın kaybedildiğini anlar anlamaz başlarının dertlerine düşmüş ve yurt dışına kaçmışlardır. Halbuki bu memlekette yaşayanlardan dört milyona yakın insan, onların izlediği politikanın gerçekleşmesi için, silah altına alınmıştı. Bunlardan 550.000'i cephelerde şehit düşmüş, 2.167.841 kişisi yaralanmış, 891.364'ü sakat kalmış, 103.731'i kayıp ve 129.644'ü esir olmuştu. Esirlikte ölenlerle birlikte şehitlerin sayısı 600 bine yaklaşıyordu.
Reklam
2. Dünya Savaşı’nda İnsan Kıyımı:
Sovyet Ordusu 1944’de Alman topraklarına girdiğinde, devletin onay verdiği ve hiçbir ayrım gözetmeyen bir cinayet, tecavüz, yakıp yıkma furyası başladı. Tahminen iki milyon kadına tecavüz edildi, çoğuna defalarca. Dehşet öylesine büyüktü ki 14 milyon sivil evlerini terk edip insanlık tarihinin en büyük toplu göçünde yaya olarak batıya
Oysa 2. Dünya Savaşına girmemiştik..
ABD'de olmak üzere Batı'da sigara içenler azalıyor. Başta Türkiye olmak üzere Asya ve Afrika'da tüketici sayısı hız­la artıyor. İnsanları mermiyle değil, sigarayla öldürüyorlar... Tüm bu tarımsal politikalar İkinci Dünya Savaşı'nın bitişiyle yürürlüğe sokuldu. Türkiye'de payına düşeni fazlasıyla aldı.
Türkiye dünya sisteminin kendine tanıdığı hayat hakkı yerine iplerini kendi ellerinde bulundurduğu bir hayat hakkı kazanamayacak olursa dünya sistemi Birinci Dünya Savaşı sonunda imzalanmış kontratı iptal edebilir. Türkiye'ye bazı çıkar yolları temin edenler, bir süre sonra kendilerini çok keyfi davranma rahatlığı içinde bulup artık Türkiye Müslüman bir kimliğe kavuşmadığı ve kavuşamayacağı için Türkiye'nin toprağıyla ve insanıyla yutulmasına varan yolları seyrüsefere açabilirler.
Yazarın gözüyle Cumhuriyetin ilk yarım yüzyılının panoraması
(sf 11-14 arasındaki bölümden derlenmiştir) Kurtuluş Savaşı sırasında daha çok taktik nedenlerle benimsenmiş olan "halkçılık" değişen koşullar altında eski anlamını yitirmeye mahkumdu. Artık ne egemenliğin halkta olması söz konusuydu , ne alınan ekonomik kararlarda halkın gözetildiği söylenebilirdi, ne de gerçekten halkın yararına
Sayfa 11 - İletişim Yayınları, 7. Baskı, 2001, İstanbulKitabı okudu
Reklam
Ey Türk Gençliği aşağıda paylaştığım yazıyı çok dikkatli okuyun
YENİ DÜNYA DÜZENİNİ TÜRKLER KURUYOR Batı emperyalizminin yeni dünya düzeni palavrasını beyin savaşları komutanı Mustafa Kemal Atatürk'ün bir askeri boşa çıkarttı. Dünyanın yönetimi yeniden Türklere geçtiğine göre biz neler yapacağız ona odaklanma zamanıdır. Her alanda gelişen Asya güçleri Rusya ve Çin dayatmacı batı emperyalizmine karşı
2. Dünya Savaşı sonrası uzak Asya siyaseti
Kore savaşı nedeniyle amerika militarizmin hortlamasını önlemeye dönük ilk politikasını terk ederek japonyayı antikomünist blokun önemli bir bileşeni yaptı
Proletarya
Proletarya, esas olarak sanayi işçilerine ve ikincil olarak da diğer ücretlilere atfen kullanılır. Proletarya, herhangi bir üretim aracından mahrum bırakılan ve emek gücünü üretim araçlarının sahibi olan kapitalistlere satmak zorunda olan bir sınıftır. Kapitalist işverenle- rin kendilerine ayırdığı artı-değerden çok daha küçük, az bir geçim ücreti
Sayfa 188Kitabı okudu
500 milyon insan 30 yıl içinde işsiz kalacak"
II. Dünya Savaşı'nda ölen insan sayısı 58 milyon civarındayken bu sürecin tahminen 5 milyar insanın hayatını etkileyeceğini söylersek25 olayın ciddiyeti hakkında bir fikir verebileceğimizi ümit ediyorum. "500 milyon insan 30 yıl içinde işsiz kalacak" kelimesi artık bir kehanet değil. 500 milyon işsiz, geçimini sağladıkları yakınları ile beraber kabaca 2,5-3 milyar "aç insan" demek. Bunlara halen açlık sınırının altında yaşayan 1 milyara yakın nüfusu da eklersek, 30 senelik süreçte her 2 kişiden l'inin aç olduğu bir dünyaya gitmekte olduğumuzu söylemek çok zor değil.
Sayfa 17
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.