Döndüğümde bir kahraman gibi karşılandım. Davetler, saygı ile karşılanmalar, güzel yemekler. Bu birkaç ay sürdü. Savaştan bir yıl sonra bir hiçtim, hem de kocaman bir hiç! Hayatım boyunca bu kadar aşağılandığımı hatırlamıyorum, resmen aptal yerine konmuştum. Beni savaşa gönderen devletim, bana sahip çıkmadığı gibi bütün kapılarını kapattı.
İnsana kalan
Ne zaman yağmurlar terk etti iklimlerimizi.
Ne zaman sokaklarımızda duyulmaz oldu,
Islık çalan bir gölgenin ayak sesleri.
Kanıksadık ölümleri,
Kimsenin acısını önemsemedik.
Garipsedik bir çocuğun gülüşünü,
Sevgisini dolaysız söyleyeni.
Tedirgin rüzgârlar estirdik yüreğimizde,
Bencil özgürlükler istedik hayattan,
Yavan bir tat bırakırken hüzün,
İçimizdeki çocuk sustu, hep sustu.
Geride yüzü gitmeye dönük bir sevgi,
Dört başı mamur bir umutsuzluk kaldı bize.
Şimdi kalabalıkların içinde,
Anlaşılmayı bekleyen bir yalnızlığız.
Yalnızlığın Elleri, Şiir, Son Kitap(2. Baskı), Ağustos 2015, İstanbul
Şiir: İnsana kalan
blog.radikal.com.tr/Blog/umuda-daha...
Sayfa 23 - Yalnızlığın Elleri, Şiir, Son Kitap(2. Baskı), Ağustos 2015, İstanbulKitabı okudu
Az öncesine kadar gülümseyen yargıç, şimdi kaşlarını çatmış, kendince kutsal ve onurlu vazifesini yapmış olmanın coşkusunu yaşıyordu. Bu coşkusunda da haklıydı elbette. Yargılanması gereken yasaların savunuculuğunu hatta koruyuculuğunu yapıyordu. Hâlbuki yargılayan, yargılanandan daha temiz olmalıydı. Adalet duygusunun üstünde masmavi bir gökyüzü olmalı, karar verirken bulutlar gökyüzünü gölgelememeliydi. Bu mahkemede ise tam tersiydi. Yargıç bunun farkında mıydı peki? Farkındaydı tabi ki, kendisine verilmiş görevleri layıkıyla yerine getiriyordu sadece. Gözbağı çözülmüş bir yargıç için terazinin kefelerinin adalet adına dengede durması o kadar da önemli değildi.
Bir Hayata Dokunursan, Roman, Son Kitap, Nisan 2015, İstanbul
blog.radikal.com.tr/Blog/umuda-daha...
Sayfa 190 - Bir Hayata Dokunursan, Roman, Son Kitap, Nisan 2015, İstanbulKitabı okudu
Melankoliden bahsetmiyorum. Ya da seçilmiş, tercih edilmiş yalnızlık palavrasından, ya da şiirlerde geçen romantik yalnızlıklardan. Çaresizlikten bahsediyorum. Kimsenin olmayışından.
Ali Atay - "Hayalet" isimli öyküsündenKitabı okudu
Kadın toplumun domino taşıdır. Devrildiği anda tüm taşlar yıkılmaya başlar. Zira kadın geleceğin annelerini ve kocalarını yetiştirir, bir sonraki neslin temellerini atar.