Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
2022 OKUDUKLARIM, DİNLEDİKLERİM
1-GÜNEŞ DEMİREL- NEFES 456 SAYFA 2-WİLLİAM SHAKESPEARE-FIRTINA 105 SAYFA 3-BÜŞRA KÖPRÜ-AŞK EN NİHAYETİNDE 395 SAYFA 4-AYFER TUNÇ-AZİZ BEY HADİSESİ 88 SAYFA 5-İPEK ONGUN-YENİ BİR AŞK-BİR GENÇ KIZIN GİZLİ DEFTERİ 13 460 SAYFA 6-ÖMÜR İKLİM DEMİR-MUHTELİF EVHAMLAR KİTABI 108 SAYFA 7- SERDAR ARAS ŞAHİN- LİMİTLİ HAYATLAR 203 SAYFA 8-BEYHAN
Düşüncelerindeki değişim ve olgunlaşma, Ahmet Hamdi Tanpınar'ı “zaman” kavramı üzerinde daha da derin bir şekilde düşünmeye sevk etmiştir. Zaman üzerine düşünceler geliştirirken yine Bergson'a ve onun tekâmül (evrim) kavramına başvurmuştur. Tanpınar'a göre, geçmiş, şimdi ve gelecek “hâlde” toplanmıştır ve hâlin içinde ortaya çıkan ruh halleriyle yeniden yaratılan geçmişler ve gelecekler vardır (Taburoğlu, 2019, s. 308). Huzur'da bir bıçak sırtına benzetilen “hâl” hem mazinin yükünü taşıyan hem de onu çizgi çizgi değiştiren bütün olarak tanımlanmıştır (Tanpınar, t.y., s. 316).
Reklam
"..hükümet, millidir; tamamıyla maddidir; hakikatperesttir.."
Hükümetimiz, Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümeti, millidir; tamamıyla maddidir; hakikatperesttir. Hayali idealler arkasında, o ideallere ulaşmak için değil, fakat ulaşmak hülyasıyla milleti kayalara çarparak, bataklıklara batırarak en nihayet kurban ederek mahvetmek gibi cinayetten sakınan bir hükümettir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bütün programlarının ilkesi şu iki esastır: Tam bağımsızlık; kayıtsız şartsız milli hâkimiyet. 18 Ocak 1923 İstanbul Gazeteleri Temsilcilerine (ATABE, c.14, s.316; Tanin, 20 Ocak 1923, No: 99, s.1-2; Vakit, 20 Ocak 1923, No: 183, s.1-2; Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri II, s.54-62.)
Sayfa 157 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Fizikçi Freeman Dyson, "Evreni ne kadar araştırır ve mimarisinin ayrıntılarını ne kadar incelersem, evrenin bir anlamda bizim geleceğimizi bildiğine dair daha fazla kanıt buluyorum," diyor." (Hao Wang, A Logical Journey: From Gödel to Philosophy (Cambridge, MA: MIT Press, 1996), 316.)
Gazâlî, insanın özü itibariyle rabbanî bir emir olduğundan ve âlemin diğer cevherlerinden bu özelliği (hâssıyyet) ile ayrıldığından hiç kuşku duymaz. Ona göre yüklenmekten göklerin, yerin ve dağların kaçınıp insanın kaçınmadığı ‘emanet’ten söz eden ayet 316 insanın bu özelliğine işaret etmektedir. Öte yandan bu ayette, insanın çok zalim ve çok
316.6
Zira nice insan suratlı şeytan vardır. Binaenaleyh her ele el vermek lâyık değildir.
Reklam
Bursevî, Firavn ve ileri gelenleri Mûsâ’ya inanmayıp sihirbazları getirtmesini310, nefsin hakkı ortadan kaldırmak için düzenlediği bir oyun ve şeytanın vesvesesi olarak yorumlamaktadır. Zira söz ve fiilin kötülüğü, nefsin kötülüğünden kaynaklanmaktadır. Her kap içindekini dışarı sızdırır.311 “O halde siz de bütün hilelerinizi birleştirin ve saf düzeninde gelin. Bugün üstün gelen kendini kurtarmıştır”312 mealindeki ayette ise müfessirimiz, Firavn ve sihirbazlarının yolunu takip eden taklid ehline işâret olunduğunu belirtmektedir. Zira onlar tahkik ehli hakkında çeşitli hileler yapar, yalanlar söylerler ve Allah’ın nurunu söndürmek isterler.313 “Dediler ki: Ey Mûsâ! Ya sen at yahut ilk atan biz olalım”314 ayetinde ise, sihirbazların taklid yoluyla değil tahkik yoluyla imân ettiklerine işâret vardır. Çünkü onlar, âsâyı önce kimin atacağını Mûsa’ya (a.s) sorarak Allah tarafından hakiki iman ile aziz kılınmış ve Mûsâ’nın (a.s) mucizesini iman nûru ile görmüşlerdir.315 Bursevî, sihirbazların hâlinin şuhûd ve cezbe hâli olduğunu ve bunun nâdir vuku bulduğunu belirtir. Zira sâliklerin çoğunda incizâb hâli bir anda olmaz, tedrîcîdir. 316 Ayrıca Bursevî’ye göre bu kıssanın işâri yorumu şöyledir: Nefsi simgelendiren Firavn, nefsin sıfatlarını temsil eden sihirbazların iman etmesine, yani dünya lezzet ve şehvetlerini terk etmelerine karşı çıkar. Onları güzel amellerden alıkoyma bıçağı ile keseceğini, dünya ve onun süslerine bağlanma dallarına asacağını söyler.317
Halit Yazıcı ' nın kaleme aldığı 316 sayfadan oluşan Doğmadan Ölenler Tepenin Katilleri kitabını #okudumbitti. ️Her okuyucunun eseri yorumlama ve değerlendirme penceresi farklıdır. Her okuyucu eseri kendi penceresinden veya algıladığı biçimde yorumladığı, değerlendirdiği için okuyucuların eserleri yorumlamaları kıymetlidir. Yazarlara bir
641 öğeden 421 ile 430 arasındakiler gösteriliyor.