Tecrübe edinmişti, muhataplarına değer vererek konuştuğunda sözleri kulaklardan kalplere iniyor, değilse kalpten çıkan sözler bile kulaklara girmiyordu.
Ünlü İslam filozoflarından İbn-i Sina melankoli, malihülya veya sevda hastalarının tedavi yollarından birinin ona musiki dinletmek olduğunu söylüyordu.
Mühim olan şudur: Allah'ın kendilerini gazaplandırdığı sapkınlıkta olan bir zalim olmaktansa sırat-ı müstakim üzere Allah'ın razı olduğu bir mazlum olarak ölmek daha yeğdir.
İnsanın duygu ve niyet dünyası onun yüzüne vurur, vurabilir. Yani aslında suret sîretin tecelligâhıdır. Gönlün, kalbin yüzde, simada belirmesi mümkündür ve bu, insanın suretinde gözlemlenebilir.
KALBİM
Bir misafir odası benim küçük kalbim,
Lakin her misafiri hemen kabul eylemez.
Biraz hırçın ve mağrur, bu esrarlı mabedin
Kapalı kapıları, her gelen pek giremez.
Öyle bir oda ki bu, hiçbir eşya yok, bomboş.
Yalnız bir köşesinde vuran küçük bir saat,
Kapıları kapalı, üstelik bir hayli loş.
Bu kasvetli odaya verir bir parça hayat.
Bu misafir odası, bir misafir bekliyor.
Köşede duran saat vuruyor tik tak tik tak.
Gelecek diye her an günlere gün ekliyor,
Öyle bir misafir ki, bir daha çıkmayacak!