Parlak bir elmas gibi çıkarıyor umudumu,
yuvası olan yüreğimden.
Onu güllerin arasında dolaştırıyor,
kızım gibi, kız kardeşim, nişanlım gibi oynatıyorum. Doymadan bakıyorum ona, ve tekrar yalnız başına kilitliyorum onu.
Metin Akdeniz Metin Akdeniz'in çağımızın kendisine yabancılaşan insanları ve onların metalaşan ilişkilerine inat yürekten konuşan insanları konuk ettiği yeni romanı...
Azıcık ışığın yanması için, karanlık güçlerin yüzyıllarca çatışması gerek. Umudun yaratılması için umutsuzluğun, acının ve haksızlığın yüzyıllarca hakim olması gerek. Başka yolu yok bunun. İyilerle narin ruhlar, hiddet ve nefret içinde mücadeleyi bırakır. Hayatı onlar yaratacak olsa, kendi insancıllıklarının ve mantıklarının ölçüsüne göre biçerlerdi. Ama hayatı sert ve çelişken, kederden, sabırdan ve inattan ibaret ruhlar yaratır. Bunun için de hayat gözyaşının, terin ve toprağın acı kokusunu taşır.