Venedikli Marco Polo'nun o dönem bilinen dünyanın büyük bölümünü anlattığı meşhur seyahatnamesi. Büyük keyif alarak okudum. Tüccar kafasıyla yazılmış olduğu belli, birçok yerde o bölgenin ticari değere sahip mallarından ve bu malların fiyatlarından bahsediliyor. Ayrıca egzotik hayvanlar, krallar, orada yaşayan insanların yaşam tarzı, inanışları, ahlaki kuralları bolca anlatılmakta. Döneminde Avrupalıların bu kitabı neden bu kadar çok sevdikleri belli çünkü o dönem Avrupa'da yaşayanların dünyanın geri kalanından ne kadar habersiz oldukları, uzak diyarlardaki halkların ne kadar farklı ve kendine özgü oldukları anlaşılıyor. Bu durum tabii ki sadece Avrupalılar için geçerli değil birbirine uzak diyarlarda bulunan bütün halklar için geçerli.Ulaşımın bu kadar zor olduğu, yolların bu kadar tehlikeli olduğu, her yerde bir savaşın cereyan ettiği bir dönemden bahsediyoruz. Kitaptan özetle bahsetmek gerekirse çok uzun bir seyahat, Moğollar, ticari mallar, komşu şehirler arasında haftalarca süren yolculuklar, Müslümanlar, Hristiyanlar, Budistler, Kubilay han, Türkistan, Çin, Hindistan, bambaşka dünyalar, yer yer efsaneler, inanması güç hikayeler, kimi yerde çarpıtmalar-yanlış bilgiler, kimi yerde yok artık daha neler ve daha neler neler. Bu kadar uzun yazmayı planlamamıştım bu kadar yeter ve bence bu kitap okunmaya değer.
