Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Engin Korkmaz

Engin Korkmaz
@EnginKorkmaz
Tamamen gönlümce okuyup tamamen gönlümce yorumluyorum. Kitaplar çeviriyor, onlara kıyafetler dikiyorum.
Başkalarının hayatını seyrederek yaşıyordu kendisininkini. Kendini görmediği, ona kendisini hatırlatmayan her şeye bayılıyordu. Başkalarının hayatlarına imrenirken kızdıkları, utandıkları, ayıpladıkları, ona kendisini hatırlattığı içindi.
Reklam
Çünkü inanmak, bilmeye üşenenlerin battaniyesidir.
Bazı yalanlara gerçek olduklarını sandığımız için değil, hoşumuza gittiği için inanırız.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
hoffff...
Karamazov Kardeşler
Karamazov Kardeşler
“Kesiştiklerini görsem bile...” demek yerine “Göreyim ve kesiştiler...” demenin iyi çeviriyle uzaktan bile ilgisi olamaz. Bu kitabı da çeviri yüzünden duvara fırlatmak istemiyorum... Lütfen!
çeviri
Karamazov Kardeşler
Karamazov Kardeşler
Yine çeviri engeline takıldım. Bu çeviri hakkında methiyeler okumuştum ama sırf övülmüş diye gördüğümü yok sayamıyorum. Her sayfada “korkunç” sözcüğü, “çok, aşırı, muazzam, alabildiğine, inanılmaz...” gibi anlamlarda sinir bozucu bir tekrarla kullanılmış. Korkunç memnun olmalar, korkunç sevilmeler, korkunç iyi yürekler, korkunç büyük üzüntüler.. Hepsi KORKUNÇ. Belki Rusça orijinal metinde kullanılan sözcük aynıdır ve belki bu dilde bu kadar tekrar rahatsızlık yaratmıyordur ama Türkçe metinde beni çok rahatsız etti. 320. sayfadayım ve yüzlerce kez KORKUNÇ sözcüğünü okumak zorunda kaldım. “Görmemezlikten gelmek” “Yalnız başınayım” gibi hatalar da var. Benim okuma şevkimi kıran şeyler bunlar. Bu haliyle bu tip çevirilere kerli ferli insanların övgüler yağdırması ise KORKUNÇ sinir bozucu.
Reklam
Yazım hataları
Kopyalanmış Adam
Kopyalanmış Adam
Çeviri gayet güzel ama bazı yazım hataları var. Gözüme çarpanlar: Dilbudak (değil; dişbudak) Esamisinin bile okunmayacağını... (değil, esamesinin)
Olmaz...
Dörtlükler
Dörtlükler
Bugün yeltendiğim 2. Sabahattin Eyüboğlu çevirisi. Bu eseri kendisinin çevirdiğine dikkat etmeden elime almışım. 3 farklı önsöz görünce çevirmenden, aynı eser içinde, biraz Eyüboğlu’nu da araştırdım. Ödüller, övgüler ve akademik başarılarla dolu bir hayat. Ve fakat “olamıyacağı” gibi bir imlayla bu kadar övgü nasıl gelmiş anlamak imkansız. Ben sevmedim kendisinin çevirilerini. Çok yazım hatası var. Bu eser de orijinal Farsça rubailerden değil, muhtemelen Fransızca’dan çeviri. Suyunun suyunun suyu yani. Dörtlükleri okuyorum, Hayyam tadı yok. Akıcı değil. Çok üzülerek bu kitabı hiç ilerlemeden bırakıyorum. Eyüboğlu çevirisi olan başka bir eser okumayacağımı da bugün itibariyle biliyorum. Çevre ve diplomanın bilge sayılmaya yettiği ülkemizde, diplomasız ama gerçek bir bilge olan Hayyam’ın eserlerine bence büyük haksızlık edilmiş.
Salamina Askerleri
Salamina Askerleri
İlk defa bir Jaguar kitabını sıkılarak okuyorum. İspanyol iç savaşı konusunda pek bilgim de yok ilgim de. İlgilisi sevebilir ama ben biraz zorlayarak bitireceğim sanırım. Çeviri de pek bi kasıntı olmuş. Tahayyüller, tecessüsler, mağrur bir muhafazakar olarak temayüz etmeler... Sanırsın ki Sabahattin Ali çevirmiş.
G.P.’yi Öldürmek?
Koleksiyoncu
Koleksiyoncu
Bu kitabı okurken, “Murakami, Kumandan’ı Öldürmek’i en çok hangi kitaptan esinlenerek yazmış belli oldu.” diye içinden geçiren bir ben miyim acaba?
Büyüklüğünü, üstünlüğünü ve mutlakiyetini kayıtsız şartsız, sorgusuz sualsiz kabul etmemi bekleyen biri bana neyi yasaklamış biliyor musun? Kibirlenmeyi. Elinde keyifle sigarasını içen bir babanın çocuğuna “Seni sigara içerken görürsem, bacaklarını kırarım, gözüm üstünde!” deyip bir fırt daha çekmesi gibi.
Reklam
Var olan hiçbir şey, tembelliğine, ataletine, kolaycılığına, garanticiliğine, kayırmacılığına, kayırılma tutkuna, vicdansızlığına, adaletsizliğine ve içindeki canavara kucağını açmış beklemediği için tek çaren var olmayana sığınmak, kendin gibilerden müteşekkil çığırtkanlardan güç alarak... Bu yüzden var olana ve varlığa nefretin. Yokluğa tapınman bu yüzden. Halbuki varlık, ne tapınma ister bizden ne de anlaşılma.
Hayır sevgili Sümeyye, sen ne saygısızlıktan mustaripsin ne de özgürlük mücadelesi veriyorsun; senin istediğin ayrıcalık. Şikayetin torpil değil; korkun sana torpil yapılmaması. “Allah aşkına” yalan söylüyorsun, nasılsa “Allah aşkına” söylediğinden yalana girmez sanarak.
İyi niyetliler iyi niyetle, zekiler zekayla, alçak gönüllüler alçak birer gönülle, saflar saflıkla, aptallar aptallıkla, kibirliler kibirle o kadar meşguldürler, ve bu etiketlerin kotaları o kadar doludur ki, olduklarını söylemeye, olmayanlardan sıra gelmez.
47 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.