Yetişkin olmanın bir gereği de yüzde yüz dürüst olmamayı öğrenmekti; birini gerçeklerle incitmek yerine ne zaman yalan söylemenin daha iyi olduğunu öğrenmek.
Büyükler kaba sözcükleri kullanmaya bayılır fakat biz çocukların ağzından duydular mı şaşırarak bu kaba sözleri nereden öğrendiğimizi sorgulayıp bize kızarlar. Oysa onlar hayatımızın içinde davranışlarıyla bizlere örnek olduklarının farkına varmalılar. Bizler şayet hata yapıyorsak bu hatalarda büyüklerin de payı olduğunu bilmeliler. Bize her el kaldırdıklarında aslında kendilerini dövüyor, bizi her azarladıklarında içten içe kendilerine kızıyorlar. Başarımızda pay sahibi olduğunu düşünürler de niçin başarısızlığımızda bizi bir başımıza bırakırlar? HAYAT YOLCULUĞUMUZDA BİZE YALNIZ OLDUĞUMUZU KEŞKE HİSSETTİRMESELER…
Düşündüm de belki bu durumda suçlu aramak da mantıksızdır. Yani her şey eninde sonunda olacağına varıyorsa insanlar da sadece kendilerine düşen rolleri oynuyorlar demektir.