Büşra
@Gogebakalimm
Bu metin la dilinden otomatik olarak çevirilmiştir. Orjinali Göster
Sanat uzun Hayat Kısa44 okur puanı
Şubat 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Babalar, alinlarimiza yazılmış yalnızlıklardır.
İnsan denen şey, anılarını yakıt olarak kullanılanıp yaşamını sürdürüyor olamaz mı acaba?
Psikanalitik psikoterapinin varsayımlarından bir tanesi, çocukluk acılarımızı tekrarlayıp durdugumuzdur. Freud buna "tekrarlama zorlantısı" adını vermiştir. Alkolik bir kişinin çocuğu alkolikle evlenir. Taciz edilen çocuk ya bunu tekrar eden biriyle evlenir ya da kendisi istismar eden bir yetişkin olur. Cinsel olarak kötüye kullanılmış çocuk bir fahişe olabilir. Aşırı kontrol edilen çocuk diğerlerinin onu kontrol etmesine izin verir.
Okur Takip Önerileri
Arkadaşlarla anlaşamıyordum. İnsanların kaçınılmaz ikiyüzlülüğünü görüyordum. Bir gazozluk dostlar! Herkes tren yolculuğundaki süreksiz tanisiklikla yetinir gibiydi.
Yarin londraya gitmek üzere yola çıkıyorum. Birdenbire gitmeye karar verdim. Zamanıdır.
Kalmayı çok fazla istediği için gitmek!
İnsanların çoğu iyidir, Scout, yeter ki sen onları bir gün gör.
"Dill?"
"Hıı?"
"Sence öcü Radley neden hiç kaçmadı?"
Derin derin içini çekti, arkasını döndü. "Belki de kaçacak yeri olmadığı içindir..."
"yani sen o zaman gerçekten bir zenci hayranı değilsin, öyle mi?"
"niye olmayayım? Ben herkesi sevmek için elimden geleni yapıyorum... Bazen açıklamakta zorlanıyorum; bak yavrum, birinin kötü olduğunu düşündüğü bir şeyle seni nitelendirmesi hiçbir zaman hakaret değildir. O kişinin ne kadar zavallı olduğunu gösterir sana, seni incitmez. Yani bayan dubose'un canını sıkmasına izin verme. Zaten onun kendi derdi kendine yeter. "
"her şeyden önce" dedi, "basit bir sır öğrenirsen her türlü insanla anlaşman kolaylaşır, scout. Bir insanı anlayabilmek için, o insanın baktığı açıdan bakmayı becerebilmelisin..."
Gecenin lisanı ağırdır, herkes anlamaz. Harfleri sessizliğin 29 halidir, kelimeleri soluk alıp verme biçiminde tezahür eder, cümleleri buğudur gecenin karanlığına karışır. Bu yüzden gecenin suskun olduğu zannedilir fakat aslında gece hep konuşur...
İnsan olmak çok zor sultanım. Dünyada çok şey kolay da, insan olmak zor.
En çok zulüm görenden korkacaksın. Fırsatını bulursa bin misli zulmeder...
Başını yeniden dizlerinin arasına sıkıştıran haham, cehennem, cinler ve insan gönlü üstünde düşünüp duruyordu... Hayır, cehennem, şeytanlariyla, yeryüzünün altındaki büyük çukur değildi, insanların yüreğindeydi, en erdemlinin, en adilin gönlünde. Tanrı bir uçurumdu, insan bir uçurum...
Öteki kadınlardan ayrı bir yanım yok. Kadınların bütün dert ve sevinçlerini paylaşıyorum. Bulaşık, çamaşır yıkamak, yemek pişirmek, çeşmeye su doldurmaya gitmek, komşularla çene çalmak, akşamları da kapıda oturup gelip geçenlere bakmak hoşuma gidiyor. Yüreğimse, efendim, bütün kadın yürekleri gibi acıyla dolu.
Seni sevmek sevmelerden biridir
Sevmek, neden sevdiğini bilmektir desek; ilk görüşte aşkı örnek verecekler. Sevgiyi beyninde değil, kalbinde taşı desek; mantıktan bahsedecekler. Ve asla, sevgiyi anlamak için mantığın o kalp cirpintisina hesap sorması gerektiğini bilmeyecekler.
Bilirim ki kin bumerang gibidir, hep sana döner, ondan kurtulamazsın, bütün hayatını ele geçirir, yakar, yıkar, parçalar. Kendi katilini yaratırsın böyle. Unutmamak lazım, yaşamdaki bütün kismetleri biz kendimiz tezahür ettiririz, iyiliği de kötülüğü de, sevgiyi de, nefreti de...
İşin kötüsü ne biliyor musun evlat? İnsanoğlu başına gelenlerden ders almıyor!
Bir yandan çay kokusu diğer yandan yanındaki kitapliktan süzülen kitap kokusu ve beklenen bir kadın.
Gözü kilimin üzerinde duran çorabının tekine takıldı. Tıpkı çorabının teki gibi yalnızdı. İnsan da böyledir işte, ona uyumlu bir teki mutlaka vardır ama kim bilir nerede.
Fatıma benim tecellim ve bahtım, bereketim ve ihsanımdı ama ben ona 'hanemin düzeni' derdim.
Sayfa 50Kitabı okuyor