Yer değiştirmeyi, özgürce yer değiştirmeyi, bedelsizce yer değiştirmeyi çok uzun zaman önce alışkanlık edinmemiz gerekirdi. Ama yapmadık: Olduğumuz yerde kaldık, şeyler oldukları gibi kaldılar. Neden orada duruyorlar da başka yerde durmuyorlar, bu neden böyle de başka türlü değil diye sormadık. Sonra, doğal olarak, çok geç oldu, alışkanlıklar yer etti. Olduğumuz yerde olmaktan mutlu olduğumuza inanmaya başladık. Nihayetinde şikayetçi de değildik halimizden.