Yol mu yordu, yoksa yol mu uzadı? Varamadık bir türlü istediğimiz yere. Arafta kaldı her yanımız, ne eskisi gibi olabiliyoruz ne de kendimizi tamamlayabiliyoruz..
Şems-i tebrizi'ye sormuşlar; 'madem kader var, nedendir bu çaba?"
"Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir. Güzergah bellidir lâkin tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir." diye cevap vermiş.
Almanca:
Die Menschen haben keine Zeit mehr, irgendetwas kennen zu lernen. Sie kaufen sich alles fertig in den Geschäften. Aber da es keine Kaufläden für Freunde gibt, haben die Leute keine Freunde mehr."
Türkçe:
"İnsanlarınsa hiçbir şeyi anlayacak vakitleri yoktur. Her şeyi dükkândan hazır alırlar ve arkadaşlar dükkanlarda satılmadığı için de insanların arkadaşları yok artık."
Hayat bu, hayat. Kimi ölür, kimi doğar, kimi evlenir. Biz de boyuna yaşlanıyoruz. Değil yıllar, günler bile birbirine benzemiyor. Ne iştir bu. Keşke bugün tıpkı dün gibi dün de tıpkı yarın olsa, ne güzel olurdu. İnsan düşündükçe kötü oluyor.