"Hastalık derecesindeki sürekli hassasiyetim nedeniyle alevlenen tutkularım çok keskindi. Histeri nöbetlerim gözyaşları ve kasılmalarla ortaya çıkardı. Okumak dışında yapacak bir şeyim, gidecek yerim yoktu, yani çevremde saygı duyabileceğim ve beni çeken hiçbir şey yoktu. Üstüne üstlük bir de çelişkilerin, zıtlıkların isterik arzusuyla dolu cansıkıntısı basardı içimi ve ben kurtuluşu sefahata dalmakta bulurdum."