Bunların hepsi, bu cemiyetin bütün üyeleri ölü, benden kötüler! Hayattaki gayeleri ne? Tamam, bunlar yatmıyorlar, bütün gün sinek gibi ileri geri uçup duruyorlar da manası ne?
Hayata böylesine doyamayan bir adam nasıl oluyordu da kendini felsefe okumaya veriyordu? Yoksa hayata karşı en çok iştah duyanlar mı seçiyordu felsefeyi?
Üstüne üstlük tüm bu sefilliğin ortasında bir de gururluydum, ha ha, sapına kadar gururluydum! Tanrı bana akıl fikir versin, alay edilecek durumdaydım.
Rol yapmanın bir alternatifi, tercih edebileceğimiz ikili bir karşıtlık yoktur. Tüm dünya bir sahnedir ve başka dünya yoktur. Her daim sadece rolümüzü oynarız ve On Ikinci Gece'de sorulan sorunun- " Bütün insanlar deli mi?"- cevabı olumludur.
Burnumla fikirlerim arasında nasıl bir ilişki olabilir ki? Bence hiç yok. Ne burnumla düşünüyorum ne de burnumu düşünmekteyim. Peki ya başkaları? Başkaları benim içimi göremezler, fikirlerimi göremezler ama dışarıdan burnuma gözlerini dikerler. Başkaları için burnumla fikirlerimin çok ilgisi var.