Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yakup Ünal

Sonra onu etkileyecekse altın şapkayı tak; Yükseklere zıplayabileceksen onun için de dans et; Ta ki "Müthiş dans eden altın şapkalı sevgili, Sen benim olmalısın!" diye çığlık attırana kadar. THOMAS PARKE D'INVILLIERS
Sayfa 7 - koridor yayınları özel seri
Reklam
İşin aslı, ahlaksızlığın iğrenç soluğunun değdiği güzelliğe duyduğumuz acı kadar hiçbir şeye üzülmeyiz. Çirkinlik ahlaksızlıkla arkadaşlık yapabilir ama güzellik, o narin güzellik... O yalnızca masumiyet ve namusla birlikte anılabilir düşüncelerimizde...
MUHTEŞEM BİR BAKIŞ AÇISI...
Göz yaşları ve Kahkaha Suların yükseldiği sırada Nil kenarında bir sırtlan ile bir timsah karşılaştılar ve durup selamladılar birbirlerini. -Sırtlan konuştu ve dedi: "Günleriniz nasıl geçiyor, efendim!" -Timsah cevapladı ve dedi: "Kötü geçiyor. Gün oluyor acılarım ve hüznüm içinde ağlıyorum ve yaratıklar diyorlar ki: "Bunlar yalnızca timsah gözyaşları, Ve bu beni her şeyin ötesinde yaralıyor" -Sırtlan dedi ki "Acınız ve hüznünüzden söz ediyorsunuz ama bir an için beni düşünün. Dünyanın güzelliğine, harikalarına, ve de mucizelerine bakıyorum salt bir sevinçle, günün güldüğü gibi gülüyorum. Ve ormanın insanları diyorlar: "Bu yalnızca bir sırtlan gülüşü." -Halil Cibran

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kralların filozof ve filozofların kral olmasını beklememeli ve bunu dilememelidir. Çünkü iktidarda olmak, aklın muhakeme kabiliyetini ifsat eder.
İnsan Olmak...
-Öyle mi? Hiç bitmiyecek mi senin bu okuman? -Bitmiyecek, dedi. -Hiç mi? -Hiç. -Niyetin kâtip olmak mı yani? -Hayır. -Ya? -İnsan olmak.
Reklam
Veronika Ölmek İstiyor!!!
Veronika her şeyden nefret ediyordu ya, en çok da yaşamını sürdürmüş olduğu biçimden, içinde barındırdığı yüzlerce Veronika’yı keşfetmeye zahmet etmeyişinden tiksiniyordu. Oysa orada kim bilir ne ilginç, ne meraklı, ne cesur, ne küstah, ne deli kızlar duruyordu.
Can yayınlarıKitabı okudu
Bir Takım İnsanlar: Onlar mutluluklara düşmandır. Karanlıkta gözleri daha iyi gören yarasalar gibi, mutlak bir gecenin olmasını beklerler. Bizi de şaşırtmak istiyorlar. Yorgunum, fakat her şeyi seziyorum. Artık bir roman yazacak kadar yaşantım var. Oturup yazmak için sadece...
Gidecek bir yerin yoksa...
"Ama razı oldu! Ağladı,hıçkırdı,ellerini ovuşturdu ve razı oldu! Çünkü gidebilecek başka hiçbir yeri yoktu. Düşünebiliyor musunuz, insanın gidebilecek hiçbir yeri bulunmamasının ne demek olduğunu, düşünebiliyor musunuz sayın bayım? Hayır! Siz bunu daha anlamazsınız..."
Bir kez daha okumaya "cesaret" bulamadığım ender eserlerden...
-"Daha çok anlat," dedi... -"Hoşuna gidiyor mu?" -"Çok.Elimden gelse, seninle sekiz yüz elli iki bin kilometre hiç durmadan konuşurdum." -"Bu kadar yola nasıl benzin yetiştiririz?" -"Gider gibi yaparız."
Her "kalp" bir kere okumalı... (<3)
Sen... Pardon siz demeliydim? Siz kaç yüzlüydünuz? Ben yanlışlıkla hanginizi sevdim?